Uzun yıllar ateş hattı diyebileceğimiz bölgelerde fiili görevde bulunmuş Albay Erdal Sarızeybek’in anılarını güncel yaşanan olaylarla harmanlayarak anlattığı bir kitap… Erdal Paşa’nın özellikle yakın zamanda yaşanan Aktütün ve Dağlıca baskınlarıyla ilgili tespitleri Ankara’da masa başında oturup sıcak odalarında danışmanlarından aldığı yarı yalan, yarı yanlı, yarı yanlış bilgilerle konuşanların ne kadar bu gerçeklerden uzak olduğunu gözler önüne sermektedir.
Biz her şeyden önce Türk milletinin yaratılışından getirdiğine inandığımız asker-vatan sevgisi sınırları çerçevesinde hareket ederek ordumuzu sevmeli ve gözbebeği ordumuzun zarar görmemesi için elimizden geleni yapmalıyız.
Türk düşmanlığı, asker karşıtlığının bir ürünü olan ve açıkça söylemeseler de nerdeyse güneydoğudaki bütün şehit askerleri Türk ordusunun öldürdüğünü söyleyecek kadar bu düşmanlıklarında ileri giden çevrelerin tuzağına düşmemeliyiz. Unutmayınız ki Türk ordusuna düşmanlık besleyen herkesin mutlaka bir “kuyruk acısı” vardır. Ve bu “kuyruk acıları” emin olun ta Sakarya’lara, Dumlupınar’lara, Çanakkale’lere dayanmaktadır.
Her grubun, zümrenin, meslek grubunun içerisinde olması muhtemel aşırılıkları ve aykırılıkları asla o toplumun geneline maletmemeli, bu konuda “kul hakkı” düsturu da göz önünde mutlaka bulundurulmalıdır.