E-Dergi

jack london kitaplarını okuyupta beğenmeyen hiçkimseyi tanımıyorum. Bizdeki gibi nişantaşından türkiyeye anadoluya bakıp onun üzerinden ahkam kesen yeniyetme roman yazarlarımız gibi değil jack london. Onun bu kitabındaki öyküler hayatın gerçeği tam ortasında olanları anlatıyor. Kuzey amerikadaki hayatı soğukta geçen mücadeleleri anlatıyor. Konular basit gibi gelebilir ama o kadar gerçekçi ve akıcı ki okuyunca daha iyi anlayacaksınız.

paul auster hakkında size ahkam kesmeyeceğim. Çok iyi bir yazar olduğu da bilinen bir gerçek. kitabın iyi ya da kötü olarak değerlendirmek yanlış olur. paul auster ın kitapları arasında bence ilk sıraları zorlayacak kadar etkileyici. belli ki üzerinde çok çalışmış, kurguyu da size çok değişik şekilde servis ediyor adeta. beklentilerdeki anahtar kelimeler eğer; newyork, paris , sıradışı yaşamlar,kural dışılık, hüzün, sevinç, aşk, ihtiras, vb... ise bu kitap tam size göre. hem yazar bunları işlerken gerçekliğin en yalın halini öykülendirmiş. eğer hızlı bir okuma temponuz varsa ve kitabı bir iki günde bitirirseniz, kitap sizi bir kaç gün etkisinde bırakıyor. yatarken yolda yürürken en umulmaz anda birden kitabı düşünürken buluyorsunuz kendinizi. iyi ki varsın paul auster... iyiki yazmışsın iyiki görünmeyeni bu kadar görünür hale getirmişsin.

yekta kopan iyi bir yazar kalemi güçlü ama iyi bir kurgucu değildir. Bu kitaptaki birçok hikaye yazmak için yazılmış hikayeler; hikayesi olduğu için yazılmış değil gibi geldi bana. iki hikaye hariç diğerleri konusu bile olmayan hikayeler. becerekli bay kerim inal ve borges ve ben biraz dikkat çekici diğerleri vasatında altında. Belki yanılıyor olabilirim. belkide fazla beklentim vardı bu kitaptan bilemiyorum.

Her meselenin sonunda insan isabet etmeme ihtimaline karşı düşünce etrafında mahiyet-i nefsi bilmemesi onun bilgi yüklü olsa dahi bir "edip" olmamasındandır. Çünkü İlim en başta edeptir.
Dücane Cündioğlu Bey bu kitabı yazarken vehimlerini enaniyeti etrafında oluşturması onun kendini daha ilk makalesindeki Ben Hakikatım yazısında görülmektir. Bu bir amiyane tabir ile çakma Hallac-ı Mansurluk etmektir.
Hakikatin davasını süren hakikate bağlanmış insanlara karşı hepsinden öte de hakikatın hakkı için edep yine edep hep edep...

ümit meriçile yapılan röportajlardan oluşan bir kitap.ümit meriç gibi entellektüel bilgili hayatı ve insanı ve toplumu anlayabilen kavrayan bir insanla yapılan güzel ve zevkle okunacak bu söyleşiler bir nevi size ümit meriç gibi bir aydın şahsiyeti tanıtıyor.bana göre ümit meriç yaşayan en büyük kadın aydınımızdır