E-Dergi

Elif Şafak'tan beklemediğim bir konu ve iki yaşam arasındaki gönül aşkını anlatan çok harikulade bir kitap olmuş. İki erkeğin (Mevlana ve Şemsi Tebrizi) ve bizim anlayamayacığımız farklı bir aşkın tasavvuru yapılmış, ki aşkta bu olsa gerek, adını yıllardır dillendiripte gerçek manasını bir türlü kavrayamadığımız...

Aşk'ın e hali diye bir tanımlama vardır ya, işte aşkı e haliyle başlatan, büyüten ve besleyen, ve yine insanoğlunun o masumiyeti kendi nefsani duyguları uğruna boşa çıkardığı aşkın tanımını anlatan muhteşem bir eser. Okuyunca yokken nasıl var olduğumuzu, nasıl aşk yaşıyoruz, neye nasıl inanıyoruzu tekrar tekrar sorgulamanıza neden olacak bir kitap.

İşletmelerde karşımıza çıkabilecek zor insan modelleri belirtilmiş olup bunlar 1-Ertelemeci 2-Psikolojik Terör(Mobbing)'ü uygulayanlar 3- Benim İşim değil diyerek herkesin işine karışan ve olaylar çıktığındada kendisini bir kenara çeken kişi modelleri.
1-ERTELEMECİ: Burada asıl önemli olan tarafın işimizin istediğimiz zaman, standart ve istenilen kalitede olması için planlı çalışmamız gerektiği ve yapılması gereken bir işin ortaya çıkabilecek olumsuzluklarınıda düşünerek ona göre planlamayı yapmamız gerektiğini ve önemli bir sunum gerçekleştirirken iyi bir takım oyunu sergileyebilmek için önceden prova yapılması gerektiğini özetleyebiliriz.
2-TERÖRİST: Burada kişilerin yıldırılmasına yönelik sistemli hazırlanan psikolojik baskı unsurlarında kendimizin daha dik bir tavır sergilemesi sonucunda kişilerin daha baskıcı ve kişiyi küçük düşürücü tartışmalara sürüklemek isteği karşısında işleri hatasızca yapmak ve doğru yoldan ayrılmamak şartıyla psikolojik terör uygukayan kişinin yenilgisiyle mutlaka tanışacağını özetleyebiliriz.
3-BENİM İŞİM DEĞİL DİYEN MODEL: Burada kişiler iş ile ilgili bilgisiz oldukları halde işleyen düzene müdahale ederek olayların istenmeyen boyutlara ulaşmasının karşısında suçluluğun kaynağının kendisi yerine sürekli başkalarını kaynak göstererek olayların başka boyutlara kaymasını sağlamakla birlikte çıkan sonuç karşısında da bu benim işim değil diyenlere karşı planlı bir sistem izlemenin gerekliliğini olayın mağdurlarının tek tek değil takım olarak hareket etmesi gerektiği önerilmektedir

"Ah eski İstanbul" diyenler var ya... tam onlara göre bir kitap. Divan edebiyatının günümüz ustası İskender Paladan muhteşem bir roman. Lalenin incelikleri ve 1720 yıllarda İstanbul da işlenen bir cinayet ve o dönemin şatafatlı Osmanlısı içinden güç çıkılan olaylar zinciri... Eğer eski İstanbulu arıyorum nerede o eski İstanbul diyorsanız, her satırında İstanbulun o eşsiz mistik havasının kokusunu duyacağınız harkulade bir eser. Yazarın emeğine ve yüreğine sağlık. İskenden Pala kendinden bekleneni yine çok güzel yapmış...

Beklediğim ve umduğum Zehra Korkmaz yazıları olmamış. Daha çok ruha ve gönle hitap ederek yazılabilirdi. Biraz yüzeysel geçmiş olaylar ve sanki üstünkörü yazılmış kısı kısa hikaye gibi olmuş. Ama okudum. Zehra korkmazdan daha iyilerini beklerim.