Toplam yorum: 3.086.295
Bu ayki yorum: 5.982

E-Dergi

whiterosa Tarafından Yapılan Yorumlar

07.08.2012

Kitabın sonlarına doğru bir noktada sıkıldığımı itiraf etmeliyim.Osmanlı hepimizin göz bebeği ve öyle de kalacak.Tarih belirli noktalarda yanlış anlatılmış olabilir bize ama Mustafa Armağan'ın anlattığı kadar da karalandığını ,beyinlerimize lanetli, utanılacak bir tarih olarak empoze edilmeye çalışıldığını düşünmüyorum.Osman beyin rüyasında gördüğü o büyük çınar ağacı dünya tarihinde kaç medeniyete nasip olmuştur ki biz Türkiye Cumhuriyeti gençleri olarak o mükemmel insanları dışlayalım ve onlardan utanalım.Osman beyden son padişah Vahdettin'e kadar onlardan birinden utanan, aklından bile geçiren varsa acizane tavsiyem vatandaşlığını değiştirsin.
25.07.2012

Kitap aslında Fatih Sultan Mehmet'ten çok İstanbul'un fethinden daha doğrusu fetih amacından bahsetmiş..Kitabı okuduktan sonra fatihin o şehre neden bu kadar önem verdiğini, rüyalarını süslediğini tam olmasa da (aklından geçenleri bilmek mümkün değil) daha iyi anlıyorsunuz..fatih dönemi nedense hep güllük gülistanlık anlatılır ama 6 papa eskittiğini, etrafında dönen entrikaları kimse kayda değer bulup anlatmaz.
Yeni bir medeniyet yaratma konusundaki çalışmalarını gördükçe bu muhteşem insana hayranlığım daha da arttı.Kitap için teşekkürler Mustafa ARMAĞAN..
29.06.2012

kitabın tanıtımındaki hayatıma katacağından bahsettiği büyüyü bulamadım malesef...kitaplara olan saygımdan sonuna kadar okudum.ama kitap reenkarnasyona inananlar için eşsiz bir kitap..yine de tavsiye edilmeye değer
28.01.2012

Kitapta aslında çok basit bir olay var özetleyecek olsanız üç beş kelimeden fazla sürmez ama anlatım, tasvirler, çok önemsiz gibi görülse de tarihi arka plan mükemmel işlenmiş.Kitabı bu kadar uzatan, insana okundukça keyif veren de bu ayrıntılar zaten..Kitabı okurken aşkın 4 haline tanık oluyorsunuz.bBirbirinden tamamen farklı karakterlerde, ortak noktaları sadece aşk olan dört genç.Kaybeden her yerde olduğu gibi kendinden de vazgeçen oluyor hatta hayatıyla..Kitap kurtlarının kaçırmaması gereken bir başyapıt
28.01.2012

İskender Pala bu kez çok farklı bir dil kullanmış. o da Yunus Emre'nin yüzyıllar önce kullarndığı sade Türkçeyi bozmamak adına.Her zamanki gibi kitap o döneme ve Yunus'a ait ayrıntılarla dolu..Tanıtımında da söylendiği gibi kitabı okuduktan sonra o mükemmel insana "bizim Yunus" diyesi geliyor insanın.Okunmasını şiddetle tavsiye edeceğim bir kitap ama kitabı bölüm bölüm okumayın araya zaman girince olaylardan kopuyor ve alınması gereken tadın ancak yüzde birinden nasiplenmiş oluyorsunuz.