E-Dergi

Başbuğun öğretisini kendi sözleriyle anlatan bu kitap muhteşem ....Her satırı altı çizilesi

Duygu'nun develerinin içinde ki aşkı yari deli divanesi Sedat…..küçük bir kız çocuğuyken yaralı yüreğine fark etmeden dokunan küçük hanım Duygu, kaçırıldığında onu ateşlere atan Duygu , ölümden döndükten sonra küllerinden yeniden doğan Duygu, gün geçtikçe aşkını rakıyla da boğamaz olduğu tek sevdası Duygu…..Kısaca belası, yarası, ömrü Duygu…
Serinin diğer romanlarını okurken en çok Sedat'a kızmıştım. “Hay ben senin gururuna, hırsına, umursamayışına tüküreyim” dediğim de olmuştu. “Ya kız gidiyor neyin gururu öküz” diye bağırdığım da ama bu romanın satırlarında yolculuk yaparken Sedat ve yaşadıklarını gördükçe tabi korkarsın diye hak verdim. Hayata sıfırdan başlayan her şey için mücadele etmek zorunda kalan ve defalarca da sevdiklerini kaybetmiş bir adam tabi ki korkardı sevmekten ve sevdiğinin elini tutmaktan…..

Her zaman beni ters köşe yapan romanları sevmişimdir.Favorim olan gerilim,cinayet ve polisiye üçlemesine Ateşle Dans en yakışan romanlardan biriydi.Romanda ki kahramanların duygusal anları, özel hayatlarındaki çalkantılar çok güzel yansıtılmıştı.Ve romanın konusu ince ince işlenmiş sonunda hüzünle ve merakla bir sonra ki macerayı beklemeye mecbur bırakmış.Güzel akıcı vede şaşırtıcı bir roman okumak isteyenlere tavsiyemdir.