E-Dergi

Arkadaşlar kimse kusura bakmasın, yorum yazmaktaki amacımız birbirimize faydalı olabilmekse olumsuz yorumlarada olumlular kadar saygı gösterilmesi gerektiği kanaatindeyim.Bu kitap hakkında maalesef olumlu birşey yazamayacağım.İlk olarak çok sıkıcı bir kitap, cümleler çok uzun, çeviri pek kaliteli değil.Dinden bahsederken dine ait bir terminolojiden çok felsefeye ait olan bir terminoloji kullanılmış. Geleneksel islam, çağdaş islam, modern islam diye terimler var; islamın bu şekilde isimlerle zikredilmesini çok anlamsız buldum; modern yahudilik, geleneksel yahudilik olmadığı gibi geleneksel islamda yoktur.Yazarın gerçekten geniş bir kültüre sahip olduğu belli ama maalesef bu alana güzel uygulayamamış birikimini.Bu konuda kitap okumak isteyen arkadaşlara haddim olmayarak büyük din alimlerinin kitaplarını okumalarını tavsiye ediyorum.Hoşçakalın..

Edebiyatımızın kuytu köşelerine saklanmış ama aslında her zaman farkında olmadan kullandığımız vecih sözlerin hikayesi...İskender Pala kültür öğelerimizi oradan çekip çıkarmış ve okumaya doyum olmayan bir uslüpla yoğurup koyuvermiş önümüze, bize de sadece okumak kalmış.Hiç beklemeden okuyun derim; keşke devamı da çıksa hemen alıp okusak..

Biz mi Ermenileri katlettik, Ermeniler mi bizi? Türk milleti tarih boyunca gittiği her yere sevgi, saygı, hoşgörü ve adalet götürmüştür. Ermeniler Osmanlı Devleti zamanında bizlerle beraber yaşadılar; Osmanlı hoşgörüsünü anlatmaya gerek var mı bilmiyorum caminin yanına kilise inşa ettiren saygı timsali bir devlet. Bu hoşgörü Ermenileri çok şımartmış olacak ki; hiçbir neden yokken yaşadıkları ulusu en zayıf anında arkasından vurup nankörlük etmekten çekinmediler. Kitapta Ermenilerin yaptığı mezalimin belki yarısı bile ele alınmıyor ama bu kadarı bile yaptıkları zulmü anlamaya kafi.Ermeni komiteleri, tehcir yasası, cam kutular,Ermenileirin nüfusu,katledilen müslümanların nüfusu, herşey teferruatıyla ,belgelere dayandırılarak anlatılmış. Herşey apaçık ortadayken haladır kalkıp 'Ermenileri katlettik' diyebilen aydınlarımıza(!) gerçek belgelere dayanan kitaplar okumalarını tavsiye ediyorum....Biz tarihimizi bilmezsek bizim tarihimizi başkaları yazar...

Bu kitap bir hikaye veya kurgu değil.Papazken müslüman olma şerefine nail olan Abdullah TERCÜMAN'ın hayatını anlatıyor.Hıristiyanların İncillerindeki çelişkileri, papazların yaptığı hileleri daha doğrusu şu anki Hıristiyanlığın tamamen uydyrma olduğunu, kendi kutsal kitaplarından alıntılar ve karşılaştırmalar yaparak kanıtlıyor.Hıristiyanlar da cennete gidecek diyenlere güzel bir cevap...

2. Abdülhamit Han şüphesiz gelmiş geçmiş en büyük devlet adamlarından biridir.'Meyve veren ağaç taşlanır' misali tarih boyunca sürekli iftiralara maruz kalan,kendisinden yüksek bir para karşılığında toprak satın almak isteyen Yahudilere, 'Bu vatanın her karışı milletimin kanıyla sulanmıştır, bir karış toprağını bile vermem!' diyen ULU HAKAN ı anlatmak pek kolay olmayan, titizlik isteyen bir iş.Mustafa Armağan kitabı yazarken titiz davranmaya çalışmış ama bazı yerlerde objektif olamamış.Yine de okumak isteyen okusun derim..