E-Dergi

Strugatski biraderler bilim kurgunun bizde az bilinen devleridir. Kitaplarını salt bilimkurgudan ibaret görmemek gerekir. Edebi değerleri de fazlasıyla tatmin edicidir. Pazartesi Cumartesiden Başlar romanı büyü ve bilimin karıştığı bir enstitüde bilgisayar programcısı bir gencin başından geçenler diye kısaca özetlenebilir. Yer yer komik ve aynı zamanda merak uynandırıcı bir roman. Fazlasıyla akışkan olmasına rağmen insanın zihninden uçup gitmeyen kıvamlı bir üslubu var. Çevirisi de gayet makbul. Tereddütsüz okunmalı. İthaki yayınları diğer Strugatski romanlarını da basar umarım.

Güngezgini'nden çok bütyük hayal kırıklığı. Tavsiye etmem.

20. yüzyıl Rus yazarları arasında Platonov'la birlikte en büyük Rus yazar Bulgakov'dur. Bu kitabında hikaye , deneme, fıkra türündeki ilk dönem metinleri yer almaktadır.

Bir İttihatçı sürgünün, Sahra Çölü'nden kaçışını anlatan bu kitap meraklılarını fazlasıyla tatmin edebilir. Edebi bir üslupla ve adeta bir roman havasında geçen kitap ilginç detaylar ve macera unsurunun yoğun olduğu hikayesiyle zevkle okunuyor.

Flannery O'Connor hiç bir yazara benzemez. 20. yüzyılın belki de en büyük kadın yazarı olabilir. O eşşiz ironisini başkalarında bulmak imkansız. Kitaba gelince, Peygamber olduğunu iddia eden bunak bir ihtiyar tarafından yetiştirilen 14 yaşındaki bir çocuğun hikayesi. İman-inkar, kır-şehir ve diğer zıtlıkların insan zihninin işleyişini nasıl şekillendirdiğini anlatıyor. 14 yaşındaki bir çocuk için herkes zorba olabilir. Çok farklı ve harika bir kitap...