E-Dergi

Bu kitabın yarısını kitabı alır almaz İzmir de bir metro durağında okuduğumu hatırlıyorum.Okuduktan günler sonra bile kitabın bazı sahneleri zihnimden silinmedi.bu yazılanların olduğu gibi her şeyi yaşayan tarafından kaleme alınması da kitabı daha fazla etkileyici ve çarpıcı kılıyor.Miriam Williams oldukça zeki bir kadın ama hayatta tutunabileceği şeylerin azlığı onu bu denli bir felakete sürüklüyor. Kendini bir anda bir tarikatın akıl almaz faaliyetlerinin içinde buluyor.üstelik baş rol oyuncusu olarak.ancak fark ettiğinde çok geç oluyor.İnsan kaderini kendi çizer ancak bazen bir akıntı sizi bilmediğiniz bir boşluğa sürükler.Bu kitabı okumalısınız çünkü hala bu yıllarda dahi dünyada kayda değer bir miktarda bunları yaşayanlar var…

muhteşem bir roman..sabun köpüğü yaşantıların ardına takılınıp neler kaybedildiğinin dramatik tahlili.tükenişi usulca beklemek.sonra da o tükenmişliğin içine kendini bırakıp kaybolmak,denizin derinliklerinde...

hayatın anlamı işte bu sayfalarda gizli.öyle çok da uğraşmamak gerek."bir sabah uyanıp tüm çıplaklığıyla komşunuzun o iri dudaklarını tost makinesinin kızgın demirine koymak istiyorsanız çekinmeyin.hayat bu, dürüstçe yaşamak."

Küçük iskender bambaşka bir yaşam tarzı..okumaya bayılıyorum.hergün önünden geçip gittiğimiz tüm gerçeklikleri nasıl da farkediveriyor..yalnız fazla okumak zararlı olabiliyor,o yüzden her kitabının arasına başka sade bir roman sıkıştırmak gerek..İtcazı'nda da ahlaksal iç çekişmelerin umursanmadığı sözün kilidinin kırıldığı öyküler var yine.Eğer Küçük İskender'i hayranlıkla okuyanlardansanız bu romanı geç kalmadan okumalısınız.

hangimiz içindeki o şeye inanmaz ki?Oruç Aruoba nın felsefeyi somutlama becerisine hayran kalcaksınız. henüz onu okumaya başlamadıysanız "Benlik" başlangıç için iyi bir seçim