E-Dergi

Best seller olacak değerde bir kitap olarak bulmadım doğrusu.Yalnızca biz Türklere dayatılan soykırım yanlışına karşı,Amerikalıların,sırf derileri siyah olduğu için, kendi vatandaşlarına uyguladıkları haksız davranışları gözler önüne sermesi ve ikiyüzlülüklerini kanıtlaması bakımından takdir ettim.

Sıkı İrvin Yalom okuyucuları bu kitabı sabun köpüğü bulabilir kanısında olsam da, bu konuda ihtiyaç duyanlar için ,can simiti olabilir nitelikte bir çalışma Kitapta beni ince bir şekilde rahatsız eden şey, yazarın hikayesini oluştururken kendini ön plana çıkarması.Kitabı bitirdiğimde hikayelerin hiçbiri aklımda kalmadı ama,''Benim çözemeyeceğim hiç bir sorun yok'' imajı yaratmaya çalışan, egosu yüksek bir psikoterapist hatırlıyorum.

Eğer yeniden doğuş olayına inanıyorsanız,inanılmaz derecede ilginç,ve şimdiye kadar cevap bulunmayan sorulara açıklık getiren bir kitap.Bazı yerlerde sıkıldım,katılmadığım ksıımlar oldu ama keyif ve merakla okudum doğrusu.İlgi alanınıza giriyorsa kesinlikle okumanızı tavsiye ederim.

Tadı damağımda kalacak bir aşk hikayesi umarak okudum ama hayal kırıklığına uğradım.Aşkın tam da günümüzde ki yaşanan şekli anlatılmış fazlaca doğal.Yazarın emeğine saygım var ama bu kitapta pek aşk yok iki insanın sıradan yaşam öyküsü var.

Bence çok şahane bir kitaptı,dili akıcı,konu oldukça sürükleyici,sosyal,siyasi ve kültürel anlamda eğitici ...Bir o kadar da duygusal.Osmanlı Sarayı'nda tabi ki de alafrangalık olacaktır,iki tanesi dışında bütün sultanlar yabancı,ve Kenize Murat İsviçre de büyümüş tipik bir Avrupalı ve tekrar bir saray hayatı yaşamasına ihtiyacı yok.Ben asıl bu kitabı çıkardıktan sonra yazacağı diğer kitabı çok merak ediyorum.Çünkü ''Saraydan sürgüne'' adlı kitabın sonunda İsviçre konsolosluğunun kapısı önüne bırakılan bebek,Kenize Muratın gerçek hayat öyküsünü de yazacağını belirten bir not vardı.