Toplam yorum: 3.081.820
Bu ayki yorum: 1.500

E-Dergi

sera.ar Tarafından Yapılan Yorumlar

07.11.2013

Çok güzel bir kitap. Her Istanbul'da oturanın (bakın Istanbullu demiyorum, Istanbul'da ikamet eden herkesi kastediyorum) bu kitabı mutlaka ama mutlaka okuması lazım. O kadar güzel tasvir etmis mi rahmetli Cem Atabeyoglu Istanbul'u! Insanın o eski dönemlerde (1930lar) Istanbulda yaşayası geliyor. Ben bir solukta okumustum. Sadece Istanbul'un fiziksel anlamdaki degisimini degil, insanların da - ki en en önemlisi bu bence- nasıl acımasızca değiştiğini anlatıyor kitabında. Herkese tavsiye ederim. Tabi su anda satısı yok gorunuyor, diger satısı olan yayınevinden de alınabilir, yazar aynı olduguna gore degısen bir sey olmamamsı lazım.
25.10.2013

Bu kitabı çok oldu okuduğum. Dili bir miktar ağırdır çünkü akademik bir uslupla yazılmış bir kitaptır. Zaten Freud'un tüm eserleri öyledir, ama çok güzel çok faydalı bir kitaptı. Yalnız dinine aşırı düşkün insanların pek tasvip etmediği görüşleri var Sigmund Freud'un. Ama bence din ve totem-tabu konusunda çok dogru ve mantıklı tespitleri var. Ve bu kitabı, şöyle boş bir zamanımda bir daha okumak istiyorum, çünkü gerçekten içi çok dolu bir kitap
03.10.2013

Ben de çok beğenmiştim bu kitabı. Son derece akıcı bir dille yazılmış, her cümlesinden birseyler öğrendiğiniz, bilgi dolu bir kitap. Anlasılır bir dilde yazılmış olması çok önemli. Tekrar tekrar okunması gereken bir kitap. İnsallah tekrar okuyacagım.
02.10.2013

Çok güzel bir kitaptı. Cok akıcı ve etkileyici bir uslupla yazmış bunu Solmaz Kamuran. Cok kısa sürede bitirmistim. Toledo'yu da gordugum, Tajo ırmagının uzerinde de geçtiğim icin beni daha cok etkiledi
herhalde bu roman.... "El" şeklindeki kapı tokmakları o tarih diliminde de cok yaygınmıs ki, Toledo'da tüm hediyelik eşya dükkanlarında vardı. Zaten Ester Kira'nın annesi de, Istanbul'a gelirken birini, evlerinden alıp getirmişti. O kültür sanırım bize araplardan, Ispanya'ya da dolasyısyla Endulus Emevilerinden geçmiş olacak.
26.09.2013

Tek kelime ile MUHTEŞEM bir kitap. Sanırım 1996 yılıydı okuduğumda. Çalıstıgım halde, sadece sabah ve aksamları işe gidip gelirken yolda ve geceleri yatmadan okumakla 1 haftada bitirdim. Sayfalarını nasıl çevirdigimi bilemedim. Gerçek bir hayat hikayesi oldugu icin cok güzeldi. Ve bu kitap öncelikle bana şunu öğretti "Asla ne oldum demeyeceksin, servetine güvenmeyeceksin. Yarın ne olcagım ?" diyeceksin. 1908 ve 1940 yılları arasında bir donem Anadolu'da, ama agırlıkla Istanbul Sultanahmette gecen bu ailenin dramatik hayat hikayesini herkese ŞİDDETLE TAVSIYE EDIYORUM. Ben sonlarına doğru gözyaşlarımı tutamadım, uzun süre etkisinden çıkamadım. Okuyan pişman olmaz, tabi böyle bir ders almak istemiyorsanız o başka!