E-Dergi

severek okudum aslında.ama duygusal yönünden çok sosyal yönü daha ağır basıyordu.yani içinde yoğun bir aşk değil sosyal bir konu var.şu kızılhaç gönüllüleri olayı.dram yönü güzel işlenmiş,okurken bile üzülüyor insan;çünkü olan şeyler bunlar.

son 100 sayfa diyorum sadece...harikaydı.bir insan bu kadar mı güzel kitap yazar?bırakın diğer sayfada ne yazdığını merak etmeyi,bir sonraki paragrafta ne olacağını merak ediyorsunuz.hele o kısa bölümleri en can alıcı yerinde kesmiyor mu.bilgisine de hayranım.bütün o teknik bilgisi,araştırması,insanı sıkmadan konuyla harmanlayıp vermesi,karakterlerin özellikleri.kitabı okumuyorsun,bir film gibi izliyorsun resmen.tek kelimeyle müthiş

yok böyle bi şey yaa..o kadar enteresan şey varki okurken ağzın açık kalıyor.özellikle duyusal yoksunluk tankına bayıldım,çok olağanüstü..bir de kötü adamın sırları yok mu!!harikaydı kesinlikle.

bir aşk üçgeni değil hayat ikilemiydi bence.jacob insan hayatını,edward da eğer onu seçerse vampir hayatını temsil ediyor.ve bu ikisi arasında seçim yapmak kolay değil.bi yandan herşey eskisi gibi mutlu bi hayat,diğer yandan tüm sevdiklerine veda edip sonsuz bi yaşam.tabi bu arada victoria'yla uğraşması var bi de.yine çok güzel bi kitap.

kitaba kurt adamlar dahil olduğunda korkmuştum hikaye saçma bi yere doğru gidiyor diye.ama güzel bi yaklaşım olmuş.eğer vampir varsa kurtadamda vardır(tez-antitez hikayesi)ve bu kitap kesinlikle o kaybı hissettiriyor.kendisini sevmediğini düşünüp yinede gözünü kırpmadan ölüme gitmesi çok etkileyici.ayrıca bu kitaplardaki cümlelere de bayılıyorum.kesinlikle serinin en duygu yüklü acı verici kitabıydı.