E-Dergi

Kitabı çeviren İbrahim Kaya üniversitede hocamdır. İlk defa dersine bu sene girdiğimden kitabı önerdiğinde bunu reklam amaçlı yaptığını düşünmüştüm ama hiç de öyle değilmiş. Özellikle sosyoloji alanında Türkiye' de sınırlı kaynak olduğunu düşünürsek bu kitap gerçekten sosyolojinin temel bilgi ve birikimlerini bize katacaktır. Yazarında da çeviren hocama da teşekkürler ellerinize kaleminize sağlık.

Cübbeli Hoca' nın her zaman harika olduğunu düşünmüşümdür ki bu kitapla da bize ne kadar yardımcı olmak istediğini anlıyoruz. Birbirinden güzel salat-ü selamlar var. Özellikle 3. salevatın bende özel bir yeri olduğunu söylemeden edemicem. Cebrail a.s. ile ilgili olan bir salevat. Herkesin elinin altında olması gerekir bence.

Dan Brown her zamanki gibi şahane bir kurguyla karşımıza çıkmış. Ancak başlangıcında şaşırmadım desem yalan olur. Longdon' ın gözlerini hastanede açması, hafızasının yerinde olmaması gibi şaşırtıcı etkenlerin yanında birde kendisine eşlik eden deha şahsiyet Brooks da romana heyecan katmış. Floransa' nın dar sokaklarından İstanbul'a kadar uzanan bu aksiyon herkesin okuması gereken bir eser. Tabii ki Longdon' ın her kitabından sonra insanın simgebilim okuyası geliyor lafını bu kitabı okurken de kullandım. Dan Brown' a kocaman alkış...

Okuduğum en güzel Orhan Pamuk eseriydi. Yazarın her bölümde başka birinin ağzından olaylara devam etmesi, yeri geldiğinde bir atı konuşturması ve bunu başarılı bir şekilde yapması takdire şayan idi. 16. yüzyıl Osmanlı sosyal hayatını güzel anlatmış olması ve günümüze yer bulamayan bir sanat dalı olan 'nakış' ı ve bu sanatın güzelliğini, onun için harcanan emekleri ve nakkaşların bu sevda uğruna kör olmaya dahi razı olduğunu bize en iyi şekilde anlatmış. Koca romanın sadece bir kaç günü anlatması da başka bir ustalık eseri. Can verdiği karakterler Şeküre, Ester vs. hepsinin rollerini çok iyi oturtmuş. Tebrikler ve teşekkürler Orhan Kemal...