E-Dergi

Öyle bir anlatımı var ki, bir çocuk acısını yemek yermiş gibi, sevincini bisikletten düşmüş gibi anlatıyor.
Boyle bir çocukla tanışsaydım, çocuğa sarılmak isterdim ama ona yanaşamazdim. Nenesinin derdini dinlemek isterdim ama kaldıramayacağım için onu dinleyemezdim. Dedesinin karşısına dikilip iki çift laf etmek isterdim ama en sonunda ona hak verirdim. Tüm karakterler çok güçlü...

Ali Fuat Başgil, gençliğinde bir papazın kendisine tavsiye ettiği kitaptan (İrade Terbiyesi) çok etkilenmiş, kendi kendine ''Ah bu kitap onsekiz-yirmi yaşlarında iken elime geçmeliydi'' diye hayıflanmış. O dönemde Türkiye'de gençlere hedeflerine ulaşmada ışık tutacak bir kitabın eksikliğini hissedip tecrübelerini ve tavsiyelerini yazmış.

Gençlere adeta bir baba yaklaşımı var. Kitapta "Muvaffak Olma Yolunun Tehliklerini ve Düşmanlarını" anlatarak başlıyor. Tembellik, kötü arkadaş hakkında samimi öğütler veriyor. "Muvaffak Olmanın Şartları" kısmında irade üzerine güzel örnekler gösteriyor.
Mizaç ve karakter, çalışma hayatının kanunları da kitapta yer alan konular arasında.

Eser kötü değil ama benim kitabım değil diyebilirim Biraz olay biraz duygu yoğunluğu bekledim. Kafkanın abartıldığını düşünüyorum. Sen anlamamışsındır diyenler olacaktır, saygı duyarım.

ilk sayfadan alıp götürdü. Eserde şiirsel bir anlatım var ve şiiri düz yazı ile sevdirmeyi başardı. Baştan sona bir oturuşta okumak biraz sıkıcı olsa da açıp ara ara ruhunuzu dinlendirmek güzel olacaktır

Çocuk kitabı ama değil. daha çok ebeveyn kitabı olarak nitelendirebilirim. Okuduktan sonra birkaç masal öğrenebilirsiniz :)