E-Dergi

çoğu sayfada yalnızca bir iki mısra olması başta rahatsız edici gelebilir belki. fakat derinine inince o mısraların koca sayfalar dolusu yazıdan daha manalı olduğu anlaşılacaktır. nuri pakdil üstadı okuyun, okutturun. kudüs bilinci kazanmak en ihtiyaç duyduğumuz şey.

Kendimi azıcık kötü hissedince ya da ne bileyim içim sıkılınca elim hemen bu kitaba uzanıyor. Bu kitabı okuduktan sonra insanların klişe "Hangi şairleri seversiin?"diye sorularına şüphesiz "Cahit Sıtkı" demeye başladım. Ayrıca şairin geceye dair şiirlerini okumanızı şiddetle tavsiye ederim.

Açıkçası kitabı okumadım. Ama bir arkadaşımın "Çok güzeeeeel!"diye zorlamasıyla şöyle bir karıştırdım. Birkaç sayfa okumamla bir edebiyatsever olarak kitabı bir kenara attım. Gerçekten ama gerçekten bu kitabın edebiyatla hiçbir alakası yok. İyice âşık olup üstüne bir de aşk acısı çekmiş bir ergen bile aşağı yukarı böyle şeyler yazabilir diye düşünüyorum.

II. Yeni şiiri zordur bence. İlk okuyuşta anlamak büyük çaba gerektirir. Mesela ben bu kitabı baştan sona ilk okuduğumda haddim olmayarak içimden "Bu muydu o kadar Cemal Süreya deyip durdukları şair (!)" demiştim. Büyük gayretlerle kitabın tamamını bitirdim. Uzun bir süre ara verdikten sonra içim sıkılınca, dara düşünce açıp şöyle bir karıştırdım. Ve sonra "Benim burun kıvırdığım şiirler bunlar mıydı?"demeye başladım. Bu kitabın içinde minicik bir dize bile sizin ruhunuza öyle bir işliyor ki anlayamıyorsunuz. O yüzden yargılamadan önce ruh halinize göre belli aralıklarla birkaç şiiri okuyun zira şiir hop diye anlaşılacak bir şey değildir. Eğer öyle olsaydı herkes şair olurdu. Hasılı Cemal Süreya'yı okuyun, okutturun; sevin, sevdirin. Çünkü o bunu hak ediyor.

Aşkın her halini anlatan, tam da İskender Pala'ca müthiş bir eser... Divan edebiyatı, tasavvuf severlere kesinlikel tavsiye ederim. Sevmeyenler ise alıp bir denesinler, pişman olmazlar.