E-Dergi

çok sürükleyici bir kitap fareler ve insanlar. yalın bir üslupla anlatılmış; fakat dilin anlaşılırlığının yanısıra anlaşılması zor duygulara da derinlemesine girilmiş. sağlam bir dostluk, heyecanlı olaylar ve etkileyici bir son. şaşıracaksınız...

ömrün aşk uğruna nasıl harcandığını, aşkın emsalsiz karşı konulmazlığını ve aşka aşkın vuslatı istememeye kadar insanı mecnunlaştırabileceğini anlatıyor leyla ile mecnun.
kays kabenin eşiğine koyduğunda başını şöyle demiyor muydu:

ya rab belaıyı aşk ile kıl aşina beni
bi rdem bela-yı aşktan kılma cüda beni
(kabe'de elbette dualar kabul görürdü.)

varoluşumuzun sebebi olan o muhteşem duygu:aşk, öyle güzel anlatılıyor ki şems'in ağzından, rumi aşkla yazıyor mesnevi'yi mısra mısra acıyla, mısra mısra hasretle, mısra mısra aşkla... mevlena herkes tarafından çok takdir edilen bir din alimiyken, nefsini çizik çizik kesen şemsle tanışmasını, ikinci yarısını bulmasını ve tekrar yarım kalmasını anlatıyor bu kitap...katre katre aşkla dolan gönüllerin nasıl ölmeden önce öldüklerini anlatıyor.

uzun süreye yayarak okuduğum bir kitap oldu ''babilde ölüm istanbulda aşk.'' iskender pala da leyla ile mecnun kitabının başından geçen olayları asırlara yayarak anlatmış. anlatımın birinci ağızdan yapılıyor olması da heyecanı ve merakı arttırıyor. kelimelerin ağır olması okumayı biraz zorlaştırsa da anlatıldığı dönem ve iskender palanın üslubu itibarıyle bu oldukça normal. özellikle divan edebiyatına ilgi duyanlar için kaçırılmaz bir kitap; zira o dönem şairlerinin isimleri sıkça geçiyor.