Toplam yorum: 3.079.423
Bu ayki yorum: 6.301

E-Dergi

Mehmet Akif Öztürk

İsmim Mehmet Akif Öztürk. Bir devlet okulunda psikolojik danışman olarak çalışıyorum. Liseden beri kitaplarla ilgili konuşmayı (genelde edebiyat ve felsefe) ve fikir belirtmeyi seviyorum. Şimdilik İstanbul'da yaşıyorum. Özel ilgi alanım çağdaş roman olsa da birçok türde kitap hakkında konuşup yazmayı seviyorum.

Mehmet Akif Öztürk Tarafından Yapılan Yorumlar

Ercan Kesal kendiyle birlikte güzel şeyler anlatıyor. Geçmişindeki isimlerle birlikte güncel hayatını da harman ettiği denemeleri aşina olan herkes sevecektir. Hekimlik Sanatları ismi okurları kaçırmasın her edebiyat sever okuyabilir.
Murat Menteş'i ilk kitabından beri takip ederim. Net şekilde söyleyebilirim ki bu kitabı ilk iki kitabının seviyesinden çok aşağı değil. Ruhi Mücerret, Antika Titanik ve Fink'ten sonra ilaç gibi geldi.
Şair, oyun yazarı, romancı, hikayeci, denemeci, aforizmacı, edebiyat eleştirmeni, sanat eleştirmeni, mektup yazarı, tercüman, editör, filozof, devlet adamı, yönetici, tiyatro yönetmeni… Goethe’yi tanımlamak için tek bir sıfat yetmez çünkü Goethe çalıştığı alanlarda en yüksek ürünleri verebilmiş biridir. Kötü romancı diyemeyiz ona, kötü şair veya kötü eleştirmen diyemeyeceğimiz gibi. Almanya hatta Avrupa kültürünü derinden etkilemiş, günümüze uzanan birçok romancıya, sanatçıya vs. ilham olabilmiş biridir.

Runik Kitap, başarılı biyografileri okuyucuyla buluşturan bir yayınevi. Bu çok kıymetli çünkü Avrupa’da en çok satan türlerden olan biyografi maalesef ülkemizde yeterince ilgi görmüyor. Runik Kitap bu açıdan bir eksiği dolduruyor edebiyatımızda. Goethe biyografisi de yayınevinin önemli biyografilerinden.

Kitap bir Giriş ve yedi bölümden oluşuyor: Bir Şairin Doğuşu, Sturm und Drung, Weimar’da İlk Yıllar, İtalyan Dönemeç, Klasik Merkez, Dünyanın Entelektüel Başkenti ve Faust Çağı. Her bölüm aslında başlığıyla uyumlu ilerliyor fakat klasik kronolojik bir hayat hikayesi okumuyoruz kitapta. Yani yazar Jeremy Adler, Goethe’yi çocukluğundan başlayarak ölümüne dek sıralı bir şekilde anlatmıyor. İlk bölümlerde daha çok Goethe’nin öğretisi ve onu bu yola sevk eden kişi ve olaylar üzerinde durulmuş. Hem Goethe’nin hem de onun düşüncelerini oluşturmasına sebep olan, bu yolu açan kişilerin eserlerinden alıntıları bolca görüyoruz. Aynı zamanda Goethe’nin sanat ve şiir anlayışı da detaylıca inceleniyor. Özellikle ilk iki bölüm Goethe’nin nasıl Goethe olduğunu anlatan bölümlerdir. Kitap bu minvalde ilerliyor zaten. Her bölümdeki Goethe’yi okurken aslında onun geniş çevresini de okuyoruz. Eserleriyle ilgili de detaylı sayılabilecek incelemeler mevcut kitapta. Tabiî bu incelemeleri okurken Goethe’nin birçok şiirini veya başka pasajlarını da okumuş oluyoruz. Ayrıca kitap, resimli bir eser. Goethe ve etkiledikleri veya onunla ilintili olan birçok kişinin resmi, gravürü mevcut.

Kitabı anlatıp okuyucunun keyfini kaçırmaya gerek yok. Biraz daha genel bilgiler vermek gerekiyor. Çünkü okuyucu kitapta Goethe’yle ilgili özel bilgiler de bulacaktır (maden denetlemesi ve başına gelenler gibi). Ayrıca Giriş bölümünde yazar (yaklaşık 15 sayfa) derinlemesine bir Goethe portresi çizmiş aslında. Kitabın kalanı bu 15 sayfayı detaylandırmakla geçiyor diyebilirim.

Yağız Ay’ın iyi bir çevirisiyle okuyoruz Goethe’yi. Runik Kitap biyografilerine başlamak için ideal bir kitap.
Nermin Yıldırım'ın ilk öykü kitabı. İçinde insana ve topluma dair iyi öyküler barındırıyor. Bazısı oldukça uzun bazısı da kısacık öyküler. Sevdim mi? Evet. Ancak ben yine de yazarın romanlarını tercih ediyorum.
Feyyaz Kayacan'ın ismini sevdiğim yazarlardan duymuştum. Onlar da sürekli "değeri bilinmemiş çok iyi bir öykücü" şeklinde anıyordu Kayacan'ı. Bu kitap okuduğum ilk kitap oldu yazardan. En son Ayfer Tunç'un söyleşilerinde de adı geçmişti o yüzden okudum. İyi mi? Bilemiyorum, belki de. Ancak "benim yazarlarım"dan biri değil. İkinci Dünya Savaşı'na Avrupa'da yakalanan Kayacan o zamanlardan bir kesiti öyküleştirmiş. Sadece bir öyküyü sevdim kitaptan.