E-Dergi

Daha televizyonun olmadığı çocukluğumda bu kitabı radyo tiyatrosunda dinlemiş ve Agatha Christie ile böylece dolaylı yoldan tanışmıştım. 1 saatlik süreye başarılı bir şekilde sığdırılan drama , daha sonra kitabının nasıl olduğu merakını uyandırınca , 37 yılda kütüphanemdeki 60 kadar A.Christie kitabının sahibi oluverdim. Konusuna gelince kanunun cezalandıramadığı bazı suçluların bir adaya toplanarak teker teker cezalandırılması. Katil de eldeki ipuçlarına göre teknik olarak katil olması mümkün olmayan birisi

Yahya Kemal şairliğinin yanısıra kaybedilen Balkanlara en çok içi yanan insanlarımızdan birisi olması hasebiyle iyi bir milliyetçidir. Yaşantısı pek dindar sayılmasa da Büyükada'da gençliğinde kıldığı bir bayram namazını hikaye etmesiyle en dindar insanımızın kalbini bir anda fetheder. Bence en güzel tespitlerinden birisi mealen şöyledir :"Bizler eski kuşaklar belli bir dini terbiye aldığımız için hayatta yalpalasak ta sonunda döner dolaşır yine o limana sığınırız. Peki ezansız mabetsiz semtlerde yetişen gençlerimiz bir gün dönmek isterlerse hangi kapılara gidecekler ?"

Hac yolculuğumda Mescidi Nebevide Rasulallah ve Ashab-ı kiramdan sonra ruhuna en çok dua ettiklerimden biri Fahrettin Paşaydı. Hele mahzun Amberiye camii ve Medine tren istasyonunda hiçbir şuurlu Osmanlı torununun gözyaşlarını zaptedebileceğini sanmıyorum.

Yazarın da vurguladığı gibi gıybet büyük günahların içinde en çok küçümseneni ve en sık işlenenidir. Diğer günahlar ayda yılda hatta ömürde bir defa veya hiç işlenmezken kendini çok dindar sayanlarımız bile bu illete günde en az birkaç defa batar çıkar.

Dili daha çok tekerleme ve ses benzerliklerine dayanıyor ve kentli mizah anlayışının dışında bir tarza sahip.