‘‘Brecht salt bir tiyatro adamı değildir, estetik kuramcısı, ahlakçı ve bir savaşçıdır. Tiyatro, O’nun kuramını geliştirmedeki ‘ana’ denektaşı, bir bakıma değiştirmeye çalıştığı dünyayı / yaşamı dıştalayıp yeniden kurguladığı laboratuvardır; ama O, kendisine eylem alanı seçtiği sanatı ve sanatın gücünü bir bütün olarak kavramış, kuramın yalnızca bir tiyatro kuramı olmadığını, tüm sanat dallarını kapsadığını göstermiş ve sinema, opera, şiir, roman, öykü, inceleme gibi alanlardaki üretimi tiyatro ile birlikte sürdürmüştür.’’
‘‘O, derin bir toplumsal kaygıya sahip bir öncünün bilinciyle yazdı ÅŸiirlerini ve diÄŸer eserlerini. Åžiirlerinde en fazla anlamı en az sözcükle anlatmanın, satırları ve cümleleri yoÄŸunlaÅŸtırmanın ustasıydı. Åžiirin hası da böyle yazılır zaten.’’                                                                 Â
Kutsiye Bozoklar