Mantıku't-Tayr Kuşların Diliyle Hakkındaki Yorumlar

Tasavvufu hikayelerle anlatan büyük bir eser. Kuslari konusturan Feridüddin Attar mesnevi tarsinda insanoglunu hak ve hakikat yolculuguna götürüyor.
Askla dopdolu ve kolayca elinizden birakamayaciniz bir eser.

gerçektende doğu klasiği olarak hakkını veren bir eser ve bence bir eser 1200 lü yıllardan beri hala okunuyor ve tercüme ediliyorsa bu eser kendini en iyi şekilde kanıtlamış demektir.Gerek hikayelerle anlattığı öyküler olsun gerek tasavvuf bakımından olsun çok güzel ayrıca burda tercümanında iyi bir iş başardığıda görülüyor..Bence tasavvufi ve özgün bir kitap almak istiyorsanız bu eseri kaçırmayın....

Bir defa değil, farklı zamanlarda elde tutulabilecek, okunduktan sonra rafa kaldırılmaması gerektir diye düşünüyorum.
Mesnevi tadı aldım diyebilirim.Derinlere sesleniyor, insanın oluşlarına.

iki kelime söylecek olsam aşk ve tevhid derdim

Mantıku't Tayr eserinde kuşların her biri ayrı bir insan karakterini temsil ediyor. Tasavvuf yolunda kat ettilen yol, bu yolda çekilen zorluklar ve bu yolda yürümenin zorunluluğu anlatılıyor. Tasavvuf derin bir Umman, Mantıku't Tayr ise bu derin ummandan bir katre feyz sunuyor gönüllere.
Kitabı okurken hikmetlerin farklılığını gözetip; insan aklının şaşırıp kaldığı işte o anda İlahi Rahmet'in kuşattığı durumlarla karşılaşacaksınız.
Eserin çevirisi çok başarılı olmuş. Beyit Beyit yazılması göze güzel görünmesini sağlamış. Beyitler arasındaki uyum ise son derece güzel. Eser akıcı bir uslüp ve sade bir dille sunuluyor.
vesselam

Hocamın elinde görmüştüm ve derste bazı kısımlarını anlatmıştı. Etkilendim ve almam gerektiğini hissettim. Okumaya çalıştım, hepsini okuyamadım; çünkü dili ağır geldi; ama ileride kendimi daha fazla edebiyat alanında geliştirdikten sonra daha rahat anlayıp kavrayacağıma inanıyorum, bu nedenle kitap yarım kaldı; fakat edebiyat öğrencilerine buradan sesleniyorum; mutlaka kendinizi bazı aşamalardan geçmiş olarak hissediyorsanız işte bu kitabı okuma zamanı gelmiştir.

Arkadaş hediyesi. Elimden bırakamadım. Kitap kendini anlatırken bir gelinin duvağını nazlı nazlı kaldırması gibi kendini her okunduğunda daha çok açtığını söylüyor. Ben daha bir kere okudum ve çok etkilendim. Bir arkadaşım da dönüm noktalarından birinin bu kitap olduğunu söylemişti. Öyle de bir potansiyeli var.

kuşlar üzerinde kurgulanması , felsefe ile psikolojiyi harmanlaması, tasavvuf yolunu anlatmasıyla tekrar okunacaklar listemde

özellikler bu yayından almanızı tavsiye ediyorum. okurken o farkı fazlasıyla hissedeceksiniz. bu kitap birkaç söze sığmaz birini yazsam diğerini yazmasam olmaz ama kitabı okuyana der ki dert sahibi ol çünkü derdin kendinin dermanıdır. iki alemde de can ilacın kendi derdindir der.

insanı etkileyen , tasvirleriyle düşünmeye sevk eden güzel bir kitap.

Kuşlarin dili ile.yani tasvir cok guzel. Okunasi eserlerden .

Amak'ı Hayal ile başucu kitabımdan biri. Çok iyi metaforlar ile ilahi aşkı büyüleyici bir şekilde anlatmış. İçinde sizi alıp görütecek çok fazla söz var. bu tarz konulardan hoşlananlar için ölmeden önce okumak isteyeceğiniz türden bir kitap.

bu doğu klasiği okuyup tekrar okuyup tekrar okunmalı

Tekrar tekrar okuyabilirim diyebileceğim bir kitap.

çeviriden okumuş olmak insanı biraz üzüyor..emnim asıl dili olna Farsça'da tadına doyulmaz bir eser..eğer Türkçesi böyleyse..Tasavvuf öğrencileri mutlaka edinmeli.

Sanki mesneviye çıkmadan önceki bir basamak gibi. Açıkçası kitabı tam anlamıyla sadece hakiki aşıkların anlayabileceğini düşünüyorum. Eğer bu yola girmeye istekli bir insansanız mutlaka okumalısınız. Kitabın çeviriside gayet güzel. Bence çeviren çok büyük bir rol oynuyor. Doğu klasiklerinin bir kere daha dünya klasiklerinden çok daha dolu olduğunu göreceksiniz.

beni okurken yazarını yanıbaşımda hissettiren nadir kitaplardan biri... gerek bu kitap, gerek de mesnevi, füsus vs zaten yazarlarının ölü olmadığı eserlerdir

farklı bir eser üst perdeden olduğu için insan biraz yadırgıyor... sayfa kalitesi ve açıklamaları sayesinde severek okunulacak bir eser

FERİDUDDİN ATTAR HAZRETLERİ BU ESERİNDE MANEVİ HALLERİ NEFSİN MERTEBELERİNİ TASAVVUFİ KONULARI KUŞLARIN HİKAYELERİ İLE ANLATMIŞ.TASAVVUFA UZAK OLANLARIN BİRAZ ZORLANACAĞI BİR KİTAP KONULAR ARASINDA BAĞ KURAMAYABİLİRLER.

Hepimiz La fonteni biliriz ve o saçma sapan, yanlış bilgilerle dolu fabl' larını okuruz. Fakat sıra Attar'a geldiğinde uzak dururuz kuşların dilinde sizi hakikat bilgisine taşıyan bilge yazar Attar'ın ismi Tommy olsaydı bizim çok bilmiş ukalalarımız alkışlayarak okurlardı.

Bir kere bu kitap tamamen tasavvuf kitabıdır. Tasavvufta karşılaşılacak sıkıntı ve halleri anlatıyor. Bu hallerin nasıl aşılacağı hakkında ipuçları veriyor. Bu kitap mesnevi'den önce yazılmış bi kitap. Bu yüzden bir bakıma Mevlana'ya da ilham verici olduğu (hatta bazı hikayeleri bu kitaptak hikayelerle çok benzeştiği) biliniyor.

Yalnız herkesin zevk alması mutlak olduğunu düşündüğüm bu kitaptan, tasavvufta belli mesafeler elde etmiş insanların çok daha feyizleneceği muhakkak. Özellikle kitabın sonunda bahsi geçen aşılması gereken Yedi Vadi anlaşılması oldukça zor kavramlar. İnsanın aklı almıyor 2.vadiden sonrasını (en azından ben anlamadım)
Tasavvufu öğrenmek isteyen veya yaşamak! isteyen insanların okumaları gereken kitaplardan birisidir.

Mesnevi tadında güzel bir kitap bence bu dalda meraklısı olanların okuması gerek olan bir kitap

Kitabı okumaya başladıktan sonra müthiş bir şekilde çağımızı ve düşünme şekillerimizi eleştirmeye başladım. Sonunda şu kanaate vardım ki; biz düşünüyoruz ve düşündüğümüzle kanaat ediyoruz. İşte bizi eksilten bu. Oysa ki bu coğrafyanın düşünürleri düşünmek için değil duygularına yol çizmek için düşünmüşler. Bu da onu araç olarak görmelerini sağlamış. Bir de şunu fark etmemek imkansız; insanlık ileriye değil de geriye gidiyor... Bunu Attâr'ı okuduktan sonra daha iyi anlıyorum ...

Feridüddin Attar'ın Mantık'ut Tayr'ını yaklaşık 2 ay önce okudum. Hakikaten Tasavvufun o engin deryasından bir damlaya dokunmak isteyenler için çok güzel bir kitap.
Tasavvuf felsefesinin özü olan vahdet-i vücud yani tanrı ve insanın birleşmesi daha doğrusu insanın kendi içindeki o saf tanrısal özü bulması feridüddin attar ın bu kitabında kuşların diliyle ve onların çıkmış olduğu o kutsal hac yolculuğuyla muhteşem bir şekilde anlatılmakta. Se murg ya da simurg (otuz kuş) yolun sonunda tanrı nın aslında kendileri olduğunu anlıyorlar. sizin kaf dağınız nerde içinizdeki tanrı hala keşfedilmeyi bekliyor

Kuşların dilini merak ettiğiniz olmadı mı?
Gizemli bulduğunuz şeylere duyduğunuz alaka ne derecede?
farklı dünyalara farklı boıyutta bir gezinti, gizeme aralanan bir kapı...
Merak ettiklerinize ve belkide okuduktan sonra merak salacağınız şeylere aralayacağınız bir kapıya vesile olacak bir eser...
avsiye ederim demek bile yersiz.
Okuyun!