Kalitesini ortaya koyduğu güzel bir kitap, sorguluyor, farklı bakıyor, baktırıyor...işte size kitaptan bir bölüm (sayfa 15) "Evet bayım, bazı şeyleri anlayamadığım doğru…
Haftanın üç günü, iş dönüşü uğrayıp kuaförden aldığınız karınızın yanında duran, avlanmayı, sürü beklemeyi beceremeyen şu küçük tüylü yaratığı niçin yanınızda tuttuğunuzu anlamıyorum örneğin. Bir gecelik aşkın, kirli şehvetin, sarhoş sevişmelerin genç kızların rahimlerine bıraktığı ceninlerin, yaşlı bir kokananın kırışık cildine sürülmesini anlamıyorum. Taylandlı sekiz yaşındaki yoksul köylü kızların kasıklarındaki Batılı sancıyı anlamıyorum. Ağızlarında Tanrı sözleri, emek sömürücüsü, ucuz işgücü avcısı insanların Tanrı’yı mali danışman olarak görmelerini de anlamıyorum. Ve bunları anlamadığım her gün büyük şölene biraz daha yaklaşıyoruz. Apaçiler’in, Güney Afrikalıların, Harlemli zencilerin, Lübnan ve Perulu gerillaların katılacağı devrim şölenine…