"...Çoğunda birkaç kuşağın ölüm tarihleri kayıtlı: ad, doğum yılı, ölüm günü ve ... ölüm yeri. Bir ad ve iki tarih ve tarihlerin sonuncusu en ince ayrıntısına dek titizlikle yazılmış. Kayıtlar bundan ibaret. İkisi arasında ne olduğu hakkında, yaşanılmış olduğu gerçeğinden başka tek sözcük yok."
Ölüm, mezar taşları, varoluş ve tabii ki yokoluş üzerine dokunuşlar yaptığı bölümden alıntıladığım şu kısacak pasaj dahi kitap ve Berger'in müthiş gözlem yeteneği üzerine güzellemeler yapmamız için kâfi. Şu dünyada kapladığımız alan bu kadar işte. En nihayetinde sahip olabileceğimiz ya da sahip olamayacağımız şey üzerine kondurulmuş iki tarihle birlikte tek bir mermer parçası. Arada kalan anılar, kahkahalar, gözyaşları, aşklar, mutluluklar ve bir zamanlar bize yaşadığımızı hissettiren her şey yerin üstündekiler için sadece bir çift tarihten ibaret.