Türk Edebiyatı tarihine sıcak bir yolculuk. Severek okuduğumuz yazarların içten konuşmaları. Bir solukta okudum.
“Mezarda aşk aramak, ölüde hayat aramak gibidir.” der Muallim Naci, Halid Ziya’nın “Aşkımın Mezarı” adlı hikayesi için Tercüman’da.
“İnsan, kendine ait olan devreyi geçirdikten sonra o devrenin de kendisiyle beraber geçtiğini düşünmelidir.”(s.100)H.Ziya, yazmayı bırakma nedenini açıklarken.
“Bence niçin sevdiğini bilen adam, kafi derecede sevmiyor demektir”(s.146) Celal Sahir, kadını niçin seversiniz sorusunu cevaplarken.