Fırat Sunel’in Salkım Söğütlerin Gölgesinde adlı romanında bahsediyorum. Evet, az önce bitti ve ben çok beğendiğim bu romanı sindirmeye çalışıyorum. Bir gözyaşı molasının ardından ise bu satırları yazıyorum.
Roman, Kasım 1944 Ahıska Türkleri sürgününden bahsediyor. Aslında ilk 300 sayfasında Ahıska’yı anlatıyor. Oradaki insanları… Ahıskalı Türk, Gürcü, Ermeni, Azerbaycanlı Türk, Rum, Oset, Çerkes, Çeçen, Karaçaylı hatta Rus… Kafkas halklarının bir arada yaşadığı o coğrafyayı anlatıyor. Sovyetler Birliği zamanıdır ve elbette acı yıllardır, karanlık yıllardır.Roman tekniği bakımından hayli başarılı bir eser. Üstelik demogoji yapmadan, insanlığı ve evrenselliği elden bırakmadan, adilane bir anlatım yapmış yazar. Zaman zaman Cengiz Dağcı okuyormuşum gibi hissettim.