Talha Uğurluel'in bu kitabınıda severek okudum lakin dikkatimi çeken bir tutumu var : kendisi her kitabında bir Osmanlı aşığı olduğunu belli etmekle birlikte, bu kitabında uzun uzun burada belirtemeyeceğim çok açık yanlışları görmezden gelerek tarafsız bir tarih anlayışından uzak, Kanuni Sultan Süleyman'ı bir peygamber edası içerisinde değerlendirmiş. kendi tarihini bilmeyen, ilk defa Kanuni hakkında bilgi edinmek isteyen biri bu kitabı okusa o dönemde herşeyin kusursuz olduğunu düşünür. oysa ki Kanuninin bıraktığı mirasla başlamıştır Osmanlının duraklama dönemi.
bir detay da "Türk" kavramı üzerine dikkatimi çekti. fermanlarında, avrupa ve asya elçilerinin raporlarında bizlerden ve ecdadımızdan bahsedilirken Türk ve İslam ülküsünü bir ifade içinde kullanılır. sevgili Talha Uğurluel "Türk" ifadesini sanki ısrarla kullanmamak için çaba sarfediyor gibi geldi bana.
kısacası kitaplar kişisel duygular ile değil, somut veriler doğrultusunda ele almalı kanaatimce.