Koray Avcı Çakman, Dedemin Uçan Dairesi’nde hınzır ve mucit bir dedenin, torunlarının yaşamını nasıl değiştirdiğini anlatıyor.
Çocuklarınız onlara sunduklarınıza ne kadar bağımlı? Günün birinde ellerindeki her şeyi kaybetseler; oyuncaklarından, envai çeşit boyama kitaplarından, tabletlerinden, hatta tek sayfa boş kâğıttan mahrum kalsalar ne olur? Bu durum sizin çaresizliğiniz mi olur, yoksa çocuklarınızın mı? Yokluğun yerine bir şeyler koyabilmeleri için onlara hiç kimse yol göstermediğinde çocukluklarından vazgeçmezler mi? Bu kitap zorunlu da olmayan bir yer değiştirmeyle büyük bir mahrumiyetin ortasına düşen çocukları ve onları yetişkinlerin sunduklarından özgürleştiren bir dedeyi anlatıyor. Gündelik yaşamı üzerindeki kökten değişimlere, yoktan var ederek direnen bir dede ve onun sadece birey olmalarını, kendilerine yetmelerini istediği torunları…