Tüyap Kitap Fuarı ve bir arkadaşımın tavsiyesiyle tanıştığım Reşad Ekrem Koçu'nun kitaplarını herkese tavsiye ediyorum. Tarih hep korkulan bir konu olagelmiştir; ortaokul ve lisede, tarih ders kitaplarımızdaki bütün olayları tam tarihleriyle, hiç bir şey anlamadan ezberlemek zorunda olmamız, aksi takdirde dersi vermemizin genellikle hayal olması nedeniyle. Ben sayısı az olan şanslı öğrencilerdendim; konularına gayet vakıf olan ve seven, ayrıca öğretme yeteneği olan çok iyi iki tarih öğretmenim sayesinde; öğrencilik yıllarımı tarihin tadını alarak, olayların nedenleriyle birlikte, eğlenceli ve hüzünlü detaylarını da öğrenerek geçirdim. Ve sonraki yıllarda da tarih sevgim artarak devam etti. Ama okul hayatında benim kadar şanslı olmayan bir çok insanın tarihi sevmeye başlaması için Reşad Ekrem Koçu'nun kitaplarını ideal buluyorum. Gayet eğlendirici ve farkettirmeden öğretici kitaplar. Bu kitabında, adından da anlaşılacağı gibi; kadınların pek çok haktan mahrum oldukları dönemlerde, bazı şeyleri erkek kılığına girerek yapmaya çalışan kadınlardan bahsetmiş. Her hikayede bir erkek kız olmasının yanı sıra, o dönemin padişahı ve diğer bir çok devlet yöneticisi de rol almış.Tarihi sevenler tarih kitabı diye okusunlar, sevmeyenler öykü kitabı diye okusunlar. Nasıl olsa sonuç aynı olacak-öğrenme.