Çeşitli öykülerden oluşan eser adını bu öykülerden birisinden almış.. Öyküler genel anlamda buhran havası içerisinde hissettirdi bana.. Dostoyevski'de hissettiğiniz buhranları Turgenyev'de de hissedebilirsiniz; fark olarak Dostoyevski'nin edebi dili ziyadesiyle akıcı ve sanatsal olmasına karşılık Turgenyev çok sade ve edebi süslemelerden uzak..
Temel olarak iki yazarın da inanç arayışında inanç kavgasında olduğu izlenimi uyandı bende.. Bizim öz kültürümüze oldukça uzak olan iki yazar da hayatın içinden kesitler sunmuş olmasına rağmen dikkatle okunması gerekli eserleri dünya tarihine miras olarak bırakmışlar..
Kesinlikle okuyun tavsiyesinde bulunamam ancak 2-3 öyküsünü beğendim, bu açıyla değerlendirerek okuyabilirsiniz..