ne romandı ama...
kitapları genelde diziye veya filme çevirilmeden önce okuduğumdan Normal İnsanlar benim için tersi yönde ilk deneyim oldu. diziyi izlerken çok acı çektim, fiziksel olarak canımın yandığını hissettim ve dahası seri boyunca neredeyse her karakterde kendimi biraz bulamadığım için çok sevmiştim bu konsepti. yazar kitapta gerçek olmayan hiçbir şey sunmuyor. her gün görebileceğiniz insanlar, her gün içtiğiniz bir fincan çay, her gün geçtiğiniz sokaklar, lise hayatınız, üniversitede lisedeki kendinizden nasıl farklı birine dönüştüğünüz o kadar gerçek ve doğal anlatılmış ki sanki hepsi sizin tecrübelerinizmiş gibi geliyor.