Okuduğum en kötü kitapların başında geliyor. Redaksiyon hatalarını görmezden gelmeyi başarıp metne odaklandığınızda hakikaten okutmayan bir dille karşılaşıyorsunuz."...yazınızı alakalı ve kaçınılmaz kılın.", "...bütün çalışmanız yüz üstü düşer.", "...yazınızdan kopmaları daha az muhtemel olacaktır." gibi ham ifadeler art arda yer alıyor. Bunun bir "kişisel gelişim" kitabı olduğunu ve epey Amerikanca bir "Sen de yapabilirsin." tarzıyla kaleme alındığını zaten biliyordum ancak New York Times editörünün kaleminden çıkmış bir kitabın bu kadar kötü olabileceğini tahmin etmezdim. Her kitapta "dolgu malzemesi" olabilir, bir dereceye kadar buna tahammül edilebilir, bir bakıma okura arada nefes alma imkânı da verir. Ancak kitabın tamamının ikinci el dolgu malzemesinin özensiz bir çevirisi olduğunu hayal edin, işte "İkna Etmek İçin Yazmak".
İşe yarıyor mu, derseniz, yarıyor tabii ki! Beni bu yorumu yazmaya ikna etti mesela.