Ve İşte Zaman Savaşını Böyle Kaybedersin Hakkındaki Yorumlar

Çok güzel tavsiyeler ile almıştım. Ya beklentim çok yüksekti ya da bu kitabı okuma zamanım değildi çok etkilenmeden , pek bir şey anlayamadan bitti. İlerde tekrar okumak istiyorum ama çok ilerde:)

Cok sevdigim bir arkadasinin tavsiyesiyle aldim

Mektuplardan derlenen kitaplara rastlamışsınızdır mutlaka. Peki ya zamanın mekanın ötesinde birbirine karşı iki ajanın merakla başlayan mektuplasmasi nasıl olur? Yazarlar bu fikri o kadar güzel işlemiş ki. Her mektubun cevabı nasıl olacak diye merakla bekliyor insan. Sizi içine çekip sürükleyen bir macera.

Ben ithakinin bu serisini çok sevdim. Tatilde çantaya atmalık veya metroda okumalık keyifli bir kitap. Çok büyük bir beklenti ile okursanız hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz.

Ne okuduğuma dair bir fikrim olmadan kitabın sonunu getirmek/görmek adına okudum. Kitabın yaratmak istediği atmosfere/evrene giremedim. Yazar(lar) ın zaten okuyucuyu oraya davet/dahil etmek gibi bir niyeti kitap boyunca yoktu. Bazı konseptler o kadar havada ki birçok cümleyi defalarca okusanız da anlamıyorsunuz. Başlarda çeviri ile ilgili sıkıntı sandım ama sonlarda gördüm ki çeviriden öte bir sıkıntı var. Ben ne yazık ki kitabı tavsiye etmiyorum.

Uzun zamandır bu kadar iyi bir bilimkurgu okumamıştım

Konusu o kadar ilgi çekici ki hiç düşünmeden almıştım, türü seven herkese mutlaka tavsiye ederim.

Kitabı az önce bitirdim ve kendimi mükemmel bir bilimkurgu kısa filmini bitirmiş gibi hissediyorum. Zima Blue dan beri böyle hissetmemiştim. Alın, okuyun kesinlikle. Öncelikle kitabın dili çok akışkan. Başta anlayamadığınız yerleri var ama bu tabiki iki zaman ajanından bahseden ve kendi yaşadığımız boyuttaki herhangi bir hikaye olmadığından kaynaklanıyor. Uzay zaman savaşları kolay anlaşılan şeyler olsaydı üzerine bu kadar kitap yazılmazdı. Her neyse başta oturtamadığınız yerler merak ettiğiniz karakterler olabiliyor. Sonrasında ifadelere ve betimlemelere alışıyorsunuz ve hızlanıyorsunuz. Son elli sayfası içinse tek söyleyebileceğim muhteşem olması. Her şey domino taşları gibi tıkır tıkır yerine oturuyor ve hikaye önünüzde açılıyor. Kitapla ilgili tek serzenişim kısa olmasıdır. Biraz daha okuyabilmem isterdim. Yazarların kitabı okuyucuya atfetmesi de çok hoş. Okurken kendini özel hissediyorsun. Toparlamam gerekirse okumalısınız efendim, sevgiler..

Konusu ve gidişatı ile alışkın olduğumuz tüm kurguların dışına çıkan harika bir eser.

Bu kitap herkese göre değil. Sırf başladığım için ve pes etmeyi sevmediğim için sonunu getirmeye çalıştığım ve beni çok ama çok zorlayan bir kitaptı. Oysa konusunu ve yorumları okuduğumda, ödüllü bir kitap olduğunu gördüğümde güzel bir kitap beni bekliyor diye düşünmüştüm. Ben bir türlü kitabın içine giremedim. Bahçe ve Ajans adında iki tane zaman ajanları topluluğunun savaşı söz konusu. Kırmızı ve Mavi adındaki iki ajan birbirleriyle mektuplaşarak meydan okuyorlar. Sadece mektuplu yerlerini “eh işte” düzeyinde beğendiğim, çoğu yerinde de “ne demeye çalışıyorlar acaba” diye kendimi yorduğum bana göre olmayan bir kitaptı. Beğenen illa ki olacaktır. Ama ben maalesef hiç beğenmedim.