Sebep-sonuç ilişkileri zayıf olduğundan, öğüt niteliği taşımadıklarından hikayeler zihinde açık bir anlama kavuşmuyor. Sonuca bağlanmayan masallar var. Kültüre yabancılığımızdan imgeleriyle gerçek arasında bağ kuramıyor olabiliriz. Doğaüstü büyüyle açıklanmış. Çevre doğasına bağlı olarak yaşamın kısır döngüden ibaret oluşu, ilişkilerin sığlığı masallara yansımış. Hile ve intikam öğeleri sık kullanılmış. Yardımın hep doğaüstünden beklenmesi yöre insanının yalnızlık korkusunu, çaresizliği dışa vuruyor. Doğaüstü ile doğalın çatışmasındaki güç dengesi tutarsızlık olarak görünüyor. Sonlara doğru hikayelerin kurgularında atlamalar, hızlı geçişler, anlamsız bağlantılar kafa karıştırıyor. Çeviri hatasından şüphelendiğim, cümle düzenlerini özensiz bulduğum kısımlar oldu. Vahşet öğelerinin sık ve pervasızca kullanılması, eşlere el koyma ihtirası, mazlumların zalime dönüşmesi, iyilerin cezalandırılması gibi durumlar bu masalları çocuk masalları olmaktan en azından bizim için çıkarıyor.
