Sufiler Arasında / Asya ve Afrika'daki Sufiler ve Dervişler Arasında Geçen Dört Yılın Hikayesi Hakkındaki Yorumlar

haceganhalidi
15.10.2020
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Küçük ama zevkli bir kitap farklı coğrafyalar da farklı meşreplerde ki sufilerden izlenimler ...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
dejavu1313
21.02.2020
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
dönemi ve ortadoğuyu anlamak için birebir .yanlız bazı olaylar karşısında objektifliğini kaybetmiş.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
kayıp sufi
11.06.2018
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Sufiler arasında yaşayan yazarın gördükleri ve dönüşüm süreci...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
pandister
22.08.2017
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
GENİŞ BİR COĞRAFYADA İLGİNÇ İNSANLAR ARASINDA ALINMIŞ NOTLAR.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
cömezsufi 29.05.2014
Sufi konusuna ilgi duyduğum için bu tür kitapları okumak benim için kaçınılmazdı.60 lı yıllarda maceraperest ve araştırmacı bir kişiliğin yaptığı gözlemler sufi çeşitliliğini anlama bazında güzeldi.Kitap daha derli toplu ve akıcı yazılsaydı daha etkili olurdu kanısındayım ama benim için iyi bir okumaydı.Tüm gözlemlerine rağmen yazarın herkese uygulanacak ortak bir formül arayışı bence beyhudeydi.Tam anlamıyla batılı düşünce tarzını terk edemiyordu.Bu yüzden sufilerin insan ve toplum üzerindeki etkilerini görmesine rağmen hiçbir zaman tam anlamıyla ikna olmuyordu ama yaptığı gözlemler bu konuyla ilgilenen ya da arayışta olanlar için güzel bir eser...
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (4)
Hayır (1)
Bu Yorumu Yanıtla
bilaldeg 11.09.2013
Omar Burke yaşadığı dönemdeki çok farklı meşreblerde ve az önce belirttiğimiz geniş coğrafyada yaşayan o kadar çok şeyh, derviş, meczub vs insan ile görüşmüş ve bunları aldığı notlar sayesinde okuyucuya aktarabilmiş ki sadece bu yönüyle kitap okunmaya fazlasıyla değer.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (3)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
kamer_53 09.08.2011
Aslında detaylara inilirken açıklayıcılık ve akıcılık yitirilmemiş olsaymış ve kitap konudan konuya atlanırken konular karman çormanlaşmasaymış güzel bir anlatım ortaya çıkacakmış. Sufi yaşayısı hakkına ön bilgi almak isteyenler için bir başlangıç kitabı niteliğinde. Ama akıcı değil, beni kendine bağlayamadı, bitirmek için okudum son sayfalarını zoraki başlamış bulunduğumdan. Bana en iyi gelen şekli çevirmenin akıcı bir dil kullanmış olması. Yazar karıştırmış, ama çevirmen toplayabildiği kadar toparlamış, çok akıcı bir dil kullanmış. Ama gene de tavsiye etmiyorum.
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (3)
Hayır (2)
Bu Yorumu Yanıtla
destebaşı 23.12.2006
islamın engin hoşgörüsü içerisinde yaşamış bir şarkiyatçının hayatı. yazar bana göre burada gerçek amacını saklamış bu ziyaretleri kimin adına neden yaptıklarınıda açıklasaymış kitap amacına ulaşmış olurdu. tam bir sansürden geçmiş seyahatin hikayeleştirilmiş hali ancak yinede okunması halinde geçmişte boş durmayanların benzer çalışmalar ile amaçları doğrultusnda çalışabilceklerini anlama açısından faydalı olacaktır
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (13)
Hayır (1)
Bu Yorumu Yanıtla
yesevihan 31.01.2005
Sırlara gerçek yolculuk

Omar Michael Burke 1960'lı yıllarda bugün bile 'dolaşılması tekin olmayan' coğrafyalarda dergahtan dergaha yaptığı koşuşturmayı, birinci elden malzemelerle "Sufiler Arasında" isimli kitabında anlatıyor.

Omar Michael Burke'nin İnsan Yayınları tarafından Ahmed Tunç Demirtaş'ın çevirisiyle yayınlanan "Sufiler Arasında" kitabını okuduktan sonra dudaklarımdan şu sözler dökülüverdi: "Ne macera imiş ama !?.."

Nasıl dökülmesin ki ? İrlanda asıllı yazar, 1960'lı yılların dünyasında bugün için bile 'dolaşılması tekin olmayan' coğrafyalarda dergahtan dergaha, menzilden menzile koşuşturmuş; kâh "kaçak hacı" olarak Kabe'nin gölgesinde, kâh İstanbul'da Bebek yalılarından birisinde, kâh Kuveyt emirinin sarayında, kâh Tunus'un Tuareg sahrasındaki cezbeli sufilerin ribatında, kâh Hindikuş sırtlarındaki kuş konmaz bir zaviyede soluklanmış ve bu soluklanmalarda kaleme aldığı ve kendi ifadesiyle "birinci ağızdan malzeme"yi bize sunmak üzere notlar almıştı.

Yazarın öyle sahici bir anlatımı var ki bir gün Cidde'de bir Türkistanlı'nın halı dükkanında nefis, dumanı tüten, bir sini dolusu "Buhara pilavı" yemiş gibi olurken hiç umulmadık bir yerde Hind kıtasının Müslüman bölgesinde karşımıza çıkan "kaşları da dahil tüm vücud kıllarından soyulmuş" bir "kalenderî derviş" ile burun buruna geliyorsunuz.

"Çağdaş İseviler" Günümüz Afganistan'ında mı?..

Kitabı bence en önemli kılan husus ise, verilen ayrıntıların işaret ettiği tarihi gerçeklikler oldu. Bunlar arasında en dikkatimi çeken ise tüm Hrıstiyan dünyasını sarsacak bir iddia olarak çarmıhtan kurtarılıp Keşmir'e kaçırıldıktan sonra bir otuz yıl daha yaşadığı kaydedilen "Hz. İsa'nın ashâbının son varislerinin bugünkü Afganistan'da Herat yakınlarındaki birkaç köyde bulundukları, "kıyami zikir" benzeri bir toplu ibadetleri ile riyazet temelli bir dervişane hayat tarzını yaşadıklarına ilişkin bölüm oldu. Yazar bu topluluk içinde geçirdiği günlerde Hrıstiyan teolojisini yerle bir edecek unsurları tesbit etmiş.

Bir diğer önemli bölüm ise yazarın Mısır'da şahsi bir kütüphanede, Türkistan tasavvufunun temel eserlerinden "Reşahat" ve "Divan-ı Hikmet" ile karşılaşması idi. Bu durum Türkistan tasavvufunun İslam aleminde bir yandan Malezya-Endonezya yönünde tesirini yayarken diğer yandan Mısır'a kadar tüm Ortadoğu'daki tesirinin birer kanıtı oldu. "Ubeydullah Ahrar Taşkendi Menâkıbı" denebilecek Reşahat ile Hz. Pir-i Türkistan Yesevi'nin hikmetlerini derleyen Divan-ı Hikmet'in tüm İslam dünyasında etkisini sürdürdüğünün somut bir kanıtı olan bu durum özellikle benim için etkileyici oldu.

Aslında kitapta o kadar çok dipnotlanması gereken kişiler, yerler, olaylar var ki...En iyisi kitabı okuyanın kitapta geçen isimleri, terimleri bir ansiklopediden araştırarak bu dipnotlandırmayı kendi zihninde yapması.

(YeniŞafak-23.11.2004)
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (19)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla