Osmanlı İmparatorluğu’nun klasik çağında yerel yönetimlerle ilgili sıkıntılar oldukça azdır. Ancak dünyadaki değişmelerin çerçevesinde Osmanlı İmparatorluğu’nda da bir yerel yönetime yönelme başlamıştır. Ancak yerel yönetim ihtiyacı diğer yapılan reformlar gibi Osmanlı Devleti’nde halktan değil devlet adamları tarafından ortaya atılmış ve uygulanmaya çalışılmıştır. Devletin ihtiyacı olan bir yönetim sistemi oluşturulamamıştır. Oldukça büyük topraklara sahip olan imparatorlukta farklı etnik ve dini yapıların bulunması her bölgenin farklı ihtiyaçları olması belli kurallara bağlı bir kanunla yönetilen yerel yönetimleri engellediği gibi modern bir belediye yönetiminin oluşmasını da engellemiştir. Modern belediye teşkilatları ise bölgelerin ihtiyaçlarına göre kurulmuştur. Özellikle Avrupa ile ticaret içersinde bulunan bölgelerde belediye teşkilatları ve yerel yönetim faaliyetleri daha hızlı ve özerk bir şekilde başlamıştır. Yerel yönetim konusunda Tanzimat yöneticileri de özellikle üzerinde durmuşlar ve kısmi başarılar elde etmişlerdir. Yerel yönetim konusunda en başarılı ve göze çarpan yönetici Mithad Paşa’dır. Önce Tuna vilayetinde daha sonra da Bağdat’ta başarılı bir yerel yönetici olarak ön palan çıkmış ve onun uygulamaları diğer bölgelerde de uygulanmaya çalışılmıştır. Ancak farklı yapılar nedeniyle bir başarı sağlanamamıştır.