İlhan Durusoy, ilk olarak Futbol Teorisi adlı kitabıyla karşımıza çıkmıştı Durusoy 'futbol' üzerine ikinci defa kalem oynatıyor.
İlhan Durusoy ilk kitabında olduğu gibi, Futbol Stratejisi'nde de futbolu sadece bir oyun olarak masaya yatırmış. Oyun stillerini, taktikleri, ülkelerin futbol anlayışlarını aktarmaya çalışıyor. Bu anlamda da eleştirilerinde haklı. Yani işin 'tekniğini' anlatan yayınların azlığı konusunda...
Türkiye'de her futbol izleyicisi aynı zamanda birer teknik direktördür. Televizyon karşısında, tribünde kendince sistemler oluşturur, oyuncu değişiklikleri yapar. Bu düşündüklerini uygulayan 'gerçek' teknik direktörü destekler, uygulamayana ise yaftasını yapıştırıverir: "Bu işi bilmiyor." 'CM'nin hastalık derecesinde sevilmesinin sebebi de herhalde bu. Bilgisayarı olan her evde bir Fatih Terim yaratması. İşte bu yüzden İlhan Durusoy, yeşil sahalardan renkli enstantenelerle süslediği kitabında biz 'teknik direktörlere' de hizmet etmeyi amaçlamış: "Bu kitapta anlatılan futbol takımı kurma stratejisi birer 'teknik direktör' olan bizlerin daha iyi sonuç almamıza yardımcı olacaktır" diyor.
Futbol Stratejisi son dönemde futbolu çevrelemeye başlayan bir anlayış temelinde yazılmış; teknolojizm. İstatistiğe 'oyun'u açıklamak için fazlaca kıymet veren 'postmodern' bir bakış bu. İlhan Durusoy kimi yerlerinde sayılarla fazla haşır neşir olmuş. Hele hele 'dizilişleri' çarpıştırdığı yerler (4-4-2, 3-5-2'ye karşı gibi) futbola, futbolun doğasına epey 'yabancı' kalıyor kanımca. Sahada oynanan oyundan ziyade, örneğin bir CM için daha uygun olduğunu söyleyebiliriz.
radikalkitap