Şule Gürbüz okuması zor bir yazar. Okudum bitti , anladım gitti diyemiyorsunuz. Anlam içinde anlam var hem yazar iyi okuyucu istiyor. İstiyor ki okuyucu eline kalemini alsın, yüklemini aradığınız cümleleri kelime kelime okusun, odaklansın, anlatmak istediği meramını hemencecik anlamasın, derinlikli incelikli okusun der gibi yazıyor. Ya da bana öyle geliyor ? “ İnsan yaşadığı yere benzer” şair sözü imiş, şair sözü yalandır deseler de bu cümle bir kaç gün zihnimizde geziniyor. Kitap üç bölümden oluşuyor öyle miymiş onlardan biri. Öyle miymiş bölümünü okurken tüm yüklemlerin rivayet edilen geçmiş zaman kipinde çekimlendiğini, “başlık ve yüklemlerin böylesi uyumu olsun şaşılacak şey doğrusu” hayretiyle okuyoruz.