E-Dergi

Fetullah Gülenin bu kitabını okurken dikkatimin genel olarak dağıldığını söyleyebilirim. Sayın hocamızın bundan önce 7-8 kitabını okumama rağmen tek sıkıldığım, dilinin gereksiz edebi kelimelerle çok fazla yoğrulduğuna şahit olduğum kitabı diyebilirim...

Hocaefendinin okuduğum ve okurken hatalarımla yüzleştiğim en iyi kitabıydı Kırık Testi...Sürekli yaptığımız hataları kalbi okşayarak yüzümüze çarpan bir üslupla yazılmış kitabı, kalp gözü henüz kapanmamış tüm kitapseverlere tavsiye ediyorum... Duygularına sağlık Hocam...

Osmanlı onu sevneler ve nefret edenler için her zaman ideolejilere alet edilmiştir. Kayıtsız şartsız nefret edenler, sadece o dönemde olmuş olan yanlışları görerek bilinçli bir şekilde Osmanlıyı karalamaya çalışmış doğrular görmezden gelmişlerdir. Aynı bakış açısı Osmanlıyı kayıtsız şartsız sevenler içinde geçerlidir. Bu kişilerde olumsuz yanlarını inkara, örtbas etmeye çalışmış tabiri caizse toz kondurmak işlerine gelmediği için neredeyse Osmanlıyı putlaştırmıştır. Bu olay yazarlarımıza da sirayet ettiğinden Osmanlı hakkında kitap yazan çoğu yazarımız, hep inançlarını doğrulayacak tarzda araştırma yapmış vebunları kitaplaştırmışlardır... BİLİNMEYEN OSMANLI da aslında genel olarak bilinmedik birşey yok. En çok suistimal edilen konular bence yine havada kalmış. Ahmet Akgündüz toz konduramamış bir çok konuda yine.

Tabi bu konuda en büyük suçlu okuyucular. Yani biz... Özellikle tarih okurken o döneme uygun yorumla okuyamıyoruz bir türlü...

Ben bu tarz romanlara her zaman uzak kalmışımdır. Tipik bir klasik roman aşığı olduğumdan günümüz yazarlarının eserleri bana o edebi ve kurgu zenginliğini gerçekçilikle beraber sunamıyordu. Reklamının fazla yapılması benide tavladı ve Grange ile tanıştık. İyide oldu. Türkiyedeki mafya uzantılı ve bize uzak olmayan konuları iyi derlemiş ve çok iyi kurgulamış. Grange nin kitaplarını takip etmek zorunda kalacağı...

Ama herşeye rağmen Dostoyevski bir numara...