E-Dergi

Kerem Işık'ın distopyayla gerçek hayatı harmanladığı metinleri hep ilgimi çekmişti. Ama Işık'ın metinleri içerik olarak yoğun olsa da hep kolay okunuyordu. Bu kitapta yazar tarzını değiştirmiş. Bir taraftan Oğuz Atay'a uzanıyor kitap, çağdaş olarak da Şule Gürbüz'ü andırıyor. Zor okunuyor ama nitelik de o oranda artmış. Kerem Işık da maalesef hak ettiği okurlarca verilmeyen bir yazar. Bence artık hakkı verilmeli.

Burhan Sönmez bu sefer farklı bir roman denemiş. Konu olarak farklı, tarz olarak farklı. Neredeyse diyalog üzerinden akan, bir tiyatro eseri gibi bir kitap. Ancak roman. Hemen de okunup bitiyor ama nitelik olarak gayet iyi.

Karakoç'u en iyi Hatıralar'ından sonra da onun hakkında yazılmış yazılardan tanıyabiliriz. Hem kişiliğini hem şiirini. Ömer Erdem'in kitabı da bunun iyi örneklerinden. Hem Sezai Bey'in hayatının satır aralarına ışık tutuyor Erdem, hem de şiirini inceliyor. Çok başarılı bir kitap.

Sel Yayınları'nın yıllar sonra Kırkpare'yi yeniden yayımlaması çok güzel bir edebî olay. Çünkü iyi bir deneme kitabı Kırkpare. Ben de en çok Sel ve Kırmızı Kedi'dençıkan kitapları seviyorum. Tarz olarak bildiğimiz, kısalı uzunlu EB denemeleri. Ancak yayınevi maalesef sınıfta kalmış. Harf hatalarından tutun olmayacak yerde kelime bölmelerine, -rı eki yerine -n harfini koymalara kadar bir sürü editöryel hata mevcut kitapta. Üstelik çok fazla sayıda ve okuru çok rahatsız ediyor. Yeni bir edisyonla yayımlanırsa bu yayınevi için de çok iyi olacaktır.

Elvan Kaya Aksarı edebiyatımıza sağlam bir giriş yapmıştı At Sancısı'yla. Daha sonra gelen kitabı da hem atmosfer ama daha önemlisi karakter oluşturmada çok iyiydi. İki iyi kitaptan sonra gelen bu öykü kitabı da hiç fena değil ama öykülerde biraz tamamlanmamışlık hissettim. Bence diğer kitaplarına göre daha zayıf ama her şeye rağmen Elvan Kaya Türk Edebiyatı'nın iyi kalemlerinden.