E-Dergi

peygamberimiz'in hayatını anlatan sayısız eserler vardır. bunların ekseriyeti büyükebatlı kitaplardır.
bü büyük ebatlı eserlerin bir çoğu Peygamberimiz'in doğumunu, çocukluğunu, gençliğini ve tebliğ vazifesini anlatır. Ancak bu eser daha çok insanın öncelikle ihtiyaç duyacağı güzel ahlakın kaynağı olan Peygamberimiz'in ahlakını anlatıyor.

Kitabı tavsiye ederim çünkü: "Misk satıcısının dükkanına giderseniz, misk almasanız bile size o güzelim kokulardan esintiler gelecektir.

Ama körükçü dükkanına giderseniz, ister istemez üzerinize is bulaşacak ve kötü kokudan da nasibinizi alacaksınız."

Kitap için satış dışı diyor ama ben yeni baskısını aldım.
Lütfi çalışkan isimli arkadaş da daha önceki baskının hatalı olduğunu söylüyor, daha önceki baskıyı bilmiyorum ama elimdeki mevcut baskı hatasız.

İçinde birbirinden güzel hikayeler mevcut. Ancak daha önce Televizyondan izlediğimiz hikayelerin kitapta bulunması bir dezavantaj bence...

Engin Noyan'ın sonradan hidayete erdiğini öğrendiğimde bir hayli şaşırdım ve utandım. Kendimin hidayete erememesinden utandım.

Yazar Kur'an ile alakalı günlükleri tuttuğunu ve daha sonra bunlara kitaba dönüştürdüğünü söylüyor.


"Yıllardır o ayeti arıyorum...
Bana karşı sorumluluklarının bilincinde olanlara bir rehber olarak indirdiğim üzerinde hiç bir şüpheye yer olmayan bu ilahi kelamı alın. sıkı sıkıya hava ve toz girmeyecek şekilde sarıp sarmalayın. Şık hatta mümkünse üzeri işlemeli bir torbaya sokun ve onu evinizin en yüksek en erişilmesi zor noktasına çakacağınız bir çiviye asın. sonra ey ihlaslı kullarım onu orada bırakın ve bir daha da sakın dokunmayın. sabah akşam altına geçin durun yeter. rahmet ve bereketim üzerinize yağar. ilminiz artar. böylece bana ve muradımı anlamaya her geçen gün biraz daha yaklaşırsınız.
iyi halis ve salih kullarım olursunuz..."

evet sayın yazarın müthiş iğneleyici ve mükemmel yorumu. Anlayana sivrisinek saz hesabı...

" Dolu dolu hissederek yazdığım, daha yazarken melodik olarak dillendirdiğim ve göz yaşlarımla yoğurduğum bu yakarış çok geömeden yankısını buldu.
Ve acım dindi! hiç değilse bir süreliğine...

Anladım ki acı diye tanımladığımız şey, aslında çekilmesi gereken bir süreçten başka bir şey değil!
Acıdan söz edilen her yerde, ödenmesi gereken bir bedel vardır...
Ve ödedim!
Bildim ki acı erdemin anasıdır, en büyük erdemse fedakarlık...
Ve adandım!"

Şiir tadında yazılmış bir eser. içinde albümlerinden parçalarının sözleri de bulunuyor.
Keyifle okunacak Duygu yüklü bir eser...

"Muhammed her zaman Evangelizm'in (Hristiyanlığın) üstüne üstüne çıkıyor. O insanı Allah saymıyor ve kendini de Allah ile bir tutmuyor. Müslümanların Allah'tan başka ilahı yoktur ve Muhammed O'nun peygamberidir. Burada hiçbir muamma ve sır yoktur." diyen Tolstoy'un farkettiğini malesef bir çok kişi fark edebilmiş değil. zaten Muhammed O'nun peygamberidir derken de İslamiyeti kabul etmiş oluyor bence...