E-Dergi

Önsöz ve sonsöz kısımları uzun olsa da harika bir kitap. Kitapla ilgili yazılan yazılar, tartışmalar oldukça fazla. Spoiler vermeyeyim :) Önsöz ve sonsöz belki kitap bittikten sonra okunabilir. Conrad’ın anlatım tarzı olağanüstü. Kendisi de kaptanlık yapmış zaten, iyi betimlemelerinin ve okurken uyandırdığı o ürperti duygusunun sebeplerinden birisi de yazarlık yeteneğinin yanında kendisinin de bunları deneyimlemiş olması diyebilirim. Sadece işlediği konu değil işleyiş tarzı da etkileyici. Bu nedenle kitap okumayı, özellikle de klasik eserleri okumayı seven herkes okumalı diye düşünüyorum.

Ölümsüzlük isteyip dururuz sonunu düşünmeden, al işte sana ölümsüzlük nasıl bir şeydir diye çarpıyor suratımıza. Ölümsüzlük de çözüm değil, yaşamak zorundayız işte sadece.

Okuyunca insanın içini ürperten canını sıkan ama yine de okumaktan vazgeçilemeyen bir kitap. Gerçekten de "şaka" gibi bir kitap!.. İlk okuduğum Kundera kitabıydı, yazarı merak edenlere öneririm. Bilenler zaten okuyacaklardır.

Gabriel Garcia Marquez severlerin okumak isteyeceği ama genel olarak bakıldığında herkesin de kitaplığında bulunmasına gerek olmayan bir kitap. Simon Bolivar hakkında bilgi edinmek isterseniz çok daha farklı kaynaklara başvurulabilir. Anlatım olarak yazarın her zamanki masalsı tarzı mevcut. Benim hoşlandığım kısmı da o kısımdı

İlk olarak ben bu kitabın çok kalın olduğunu bilmiyordum, o yüzden cep boydan okumak biraz zor olabilir. Atatürk'ün, ona kimse inanmazken, vatansever kişiler artık hiçbir şey yapılamaz diye düşünürken gerçekten de tek başına aldığı cesaretli kararlar sayesinde bugün burada olabildiğimi anladım. Atatürk olmasaydı başka biri gelirdi şeklindeki tartışmalara tanık oluyorum bazen. Bunu tartışmak zaten yanlış, olup bitmiş bir olay ama yine de bir çok insan umudunu kaybetmişken Atatürk Türkiye'yi Avrupalıların saygı duymak zorunda olduğu bir ülke haline getirmiş. Kitabı okuyanlar anlayacaktır bu söylediklerimi.