E-Dergi

"Sanat Güneşi" tabirinin en çok yakıştığı insan olan "Osman Hamdi Bey" hakkında yazılan ve "Emre Caner" inkinden sonra okuduğum 2. kitap. Güzel ve fakat çok yüzeysel bir çalışma olmuş, daha ziyade sanatsal yönüne vurgu yapıldığı ve bolca fotoğraf eklenmiş olan bir çalışma. Biyografik bir çalışma bekleyenler hayal kırıklığına uğrayabilir ama Osman Hamdi'ye bu kitapla başlangıç yapacakların daha sonra "Emre Caner - Kaplumbağa Terbiyecisi/Osman Hamdi Bey" eserini mutlaka okumalarını tavsiye ederim.

Adeta hayata salt "Kudüs'ü Haçlılardan kurtarmak ve İslam Birliğini sağlamak" için gelmiş muhteşem bir şahsiyet. Yalnız diğer Selahaddin Eyyubi kitaplarına göre -içerik açısından- biraz zayıf kalan bir kitap. Hayatıyla ilgili özel anı, anekdotlara çok fazla yer verilmemiş, bu yüzden de Selahaddin Eyyubi'nin kişiliğine çok fazla ışık tutulmuyor. Genellikle kronolojik olarak tarihsel olaylara yer verilen kitap, okumayı da biraz tekdüze ve sıkıcı hale getiriyor. Bu bağlamda Prof. Dr. Ahmed Ağırakça'nın bu ulvi şahsiyeti anlatan kitabını daha fazla öneririm!

Selahaddin Eyyubi ve dönemine belki bir tarihçi nesnelliğinde değil (çünkü ziyadesiyle tinsel vurgular yapılmış) ama son derece öğretici, anlatımı çok akıcı, güzel bir kitap. Selahaddin Eyyyubi ile ilgili bir kitap daha okumuştum (Ramazan Şeşen'e ait), ondan çok daha iyi olduğunu ve Selahaddin Eyyubi'yi tanımak isteyenlere rahatlıkla salık verebileceğim bir kitap. Yazar kitabın sonlarında adeta beyninizden geçeni okuyor ve şöyle diyor: "Sanki O, Allah (c.c) tarafından Haçlı afetini Kudüs'ten atmak için özel terbiye edilmiş ve yetiştirilmiş bir müslümandı." Bu arada Selahaddin Eyyubi severlere müjde: Devlet Tiyatroları Mart sonu itibariyle bu ulvi şahsiyetin hayatını anlatan bir oyunu sahneye koydu: Çöl Fırtınaları, izleyin derim!

Kitabın üstünde de (resmin sağ üst köşesi, yatay olarak) yazıldığı üzre bu bir "biyografi" değil, yazarın imgeleminden oluşturduğu ve hayal dünyasından yakıştırdığı bir Sinan anlatısı... Osmanlı dönemine dair bir çok tabir, kelime kullanılması, bolca eser adı geçmesi, efsane/mitlere yer verilmesi ve en kötüsü de Sinan'ı çok yüzeysel ifade etmesi bende bir hayalkırıklığı yarattı. "Okunmasa da bir kayıp değil" diye düşündüğüm bir kitap açıkcası, beğenen arkadaşların hoşgörüsüne sığınarak...

Özgürlük, bağımsızlık şiirlerinin unutulmaz şairi Tevfik FİKRET' in karakteristik ve edebi anlamda mükemmel analizlerinin de yapıldığı okunmaya değer bir biyografik eser. Atatürk' ün bile "biz hala Tevfik Fikret' in belirttiği ve ideal olarak kabul ettiği devrim ve yenilikler seviyesine ulaşabilmiş değiliz" diyerek övdüğü, "keşke onunla tanışıp, sohbet etme fırsatını yakalayabilmiş olsaydım" diyerek de hayranlığını dile getirdiği ve şairin bir şiirinde yer alan "fikri hür, irfânı hür, vicdânı hür bir şâirim" dizesinden etkilenerek "Öğretmenler; cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister" sözünü kullanacak kadar şiirlerine ne kadar hakim olduğunu gösteren bir değer, şairdir! Yalnız eserde bazı kelime hataları, çeviri yanlışıkları ve tutarsızlıkların bir sonraki baskı öncesinde "ciddi bir redaksiyon" çalışması gerektiriyor. Biyografi/Tevfik Fikret/Hıfzı Topuz kitapları/Edebiyat severlerin okumaktan keyif alacakları bir kitap diye düşünüyorum. Bu arada bu kitap okunduktan sonra naçizane olarak "Aşiyan-Tevfik Fikret Müzesi" nin de gezilmesini salık veririm.