Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

eeserkan Tarafından Yapılan Yorumlar

19.05.2014

Harry Potter serisi, hem kurgusu hem karakterlerin yoğunluğu bakımından birbirini tamamlamayı, hata çıkarmamayı başarabilmiş ve bunu teknik bilgilere girmeden, okuyucuyu sıkmadan yapmayı başarabilmiş ender kitaplardan. Her kitabı ayrı heyecan, ayrı gizem ve ayrı şaşkınlık yaşatıyor. Kapakları bir çocuk kitabı olduğu izlenimini verse de aslında "büyükler için yazılmış bir çocuk kitabı" Harry Potter. Ne bir peri masalı, ne de ağır ve psikolojik bir roman. Daha çok, ikisini de aynı anda yapabilen bir seri.
Son kitabı Ölüm Yadigarları'ysa hem kurguyu tamamlamış olması ve tüm açıkları kapatır nitelikte olması, hem de kaybedilen savaşlar ve karakterler ile de bir peri masalından ibaret olmadığını göstermesi bakımından hak ettiği yüksek değeri de alabilmiş bir kitap. Filmini izleyenlerin filmiyle yetinmemesi ve okuyacaklarsa ilk kitaptan itibaren okumaları olayları anlamaları için daha iyi olur.
18.05.2014

Serinin diğer iki kitabının ana teması "Oyunlar" iken, bu kitabın ana teması daha çok "İsyan" olmuş. Hem Katniss'in içindeki Gale-Peeta tekdüzeliğine karşı isyanı, hem de Mıntıkaların, Capitol'ün adaletsizliğine karşı isyanını anlatıyordu kitap ve diğer ikisine kıyasla daha bilim-kurgu, daha etkileyici ve daha yoğundu. Her sayfası ayrı bir heyecan ve şaşkınlık, sonu ise buruk ama yerinde bir mutluluk yaşatıyordu. Bittikten sonra kitaplığın öylece bir köşesine atılmayacak kitaplardan. Diğer iki filmi izleyenlerin ise başta kitapları okuyup sonra Alaycı Kuş'a başlamalarını öneriyorum.
18.05.2014

Üslubu, kurgusu ve verdiği mesajların farklılığı açısından özgün ve ismine de uygun bir kitap. Lourent Gounelle'in diğer kitaplarını pek sevmeyen, kişisel gelişim kitaplarından oldum olası nefret eden biriyim fakat Gounelle'in bu kitapta kullandığı ilginç dili ve giriş bölümünün ilgi çekiciliği bu kitabı bu kadar sevmemin asıl nedenleri. Okudukça daha da şaşırtıyor, daha da içine çekiyor.
16.05.2014

Orwell, 1984 kitabıyla aslında sadece Stalin'i değil, Stalin gibilerini başa geçiren halkı da eleştirmiştir. Liderler önemlidir fakat liderlerin kaderini halk belirler, halkın kaderini liderler değil. Kitaptaki "liderler" de bunu çok iyi bildikleri için halkı uyutma, beynini uyuşturma yöntemine girmişlerdir ve çok büyük ölçüde de bunu başarmışlardır. Kitapta geçen "proleter" kavramının günümüzdeki varlığından tutun birbirinin aynısı şarkıların aynı grup tarafından yazılıp popüler edilmesi, günlük kullanım kelimelerinin her gün azaltılmasıyla insanların yıllar önceki metinlerden bir şey anlamamasını sağlamaları, tarihin ve hatta zaman kavramının insanların gözünde değişmesi ve bunun gibi pek çok 'uyutma' yöntemini George Orwell daha 1948 yılından tahmin etmiş ve insanları uyarmaya çalışmıştır. 1984 tarihi ise aslında soyut bir tarihtir çünkü bu kitap o tarihi değil, tarihin her çağını, yüz yıl öncesini ve yüz yıl sonrasını anlatır. Tek okunmayla yetinilecek bir kitap değildir, her okunuşta apayrı şeyler düşündürür.
11.05.2014

100 yıl öncesine kadar hiçbir geçim kaynağı, övündükleri bir bilim adamı, sanatçısı, lideri, askeri olmayan; yabancıların işgali altında kendi benliklerini yitirmiş insanların çabalayarak ve el ele vererek nasıl küllerinden yeniden doğduklarını, yepyeni bir kültür oluşturduklarını anlatan bir roman. Kısa ve bir iki saatte bitmelik bir kitap olsa da bu okunması gerektiği gerçeğini de değiştirmiyor.