Toplam yorum: 3.090.135
Bu ayki yorum: 733

E-Dergi

cigdema Tarafından Yapılan Yorumlar

01.03.2006

Sevgi Özel, kitabında bir anlamda Türkçenin hesap soruşuna aracı oluyor. Basın yayın, bilgisayarlı iletişim, iş ilanları, reklamlar gibi farklı ortamlardan sayısız yanlış ve özensiz kullanımı bir araya getiren Özel, en çok da aslında bir duyarsızlığın tablosunu sunuyor.

Özel'in yaptığı bir saptama ise dilin, düşündürme ve düşündüğünü ifade etme aracı olarak önemini en belirgin biçimiyle gözler önüne seriyor: "Dil kullanımında özensizlik gerçekten saygısızlık boyutuna ulaştı. Yabancı sözcük akınından çok, sözdiziminin bozulmasından, bir başka deyişle tümce kurma, yargı bildirme yeteneğinin yok edilmesinden doğacak yıkım büyük olur, olacak. Oluyor da..." diyor.
27.02.2006

'Cinnet Misafirleri', Yeşim Eyüboğlu'nun öykülerden oluşan ve okuyanı hem kendi iç dünyasına bakmaya zorlayan hem de iç dünyayı birebir etkileyen dış dünyaya dikkat çeken kitabının adı. Adından da anlaşılacağı gibi cinnet teması üzerine kurulu dokuz öyküden oluşan kitap, genelde onuru kırılan ve tacize uğrayan tüm insanlığı, özelde
ise sömürülen çocukları, bir yandan cinsel nesne olarak görülen diğer yandan ise dışlanıp yalnızlaştırılan kadınları ve tüm bu durum içerisinde sıkışıp kalan erkekleri anlatıyor.
Bu öykülerde, adalet sistemini de sık sık sorguluyor Eyüboğlu. 'Ebteriya Pasiensya' ve 'Kiraz Ağacına Bakan Ev' adlı öykülerinde yüzyıllar önce yaşanan acıların silinip gitmediğini, toplumların hafızalarının derinliklerinde bir yerde saklı tutulduğunu, zamanı gelince ortaya çıktığına dikkat çekiyor. Kitaba adını veren 'Cinnet Misafirleri'nde, ülkemizdeki sayıları bir hayli fazla olan çocuk işçiler anlatılıyor. Ancak, sömürüye belki de en çok maruz kalan çocuklar salt duygu dünyalarıyla getirilmiyor okur karşısına. Ailelerin, patronların, çocukları çalışmaya iten koşulların anlatıldığı bu öyküde aslında çocuk işçi çalıştırılmasına karşıymış gibi duranların tutum ve tavırlarındaki riyakarlık da açık ve net biçimde sergileniyor. İşte bu nedenledir ki 'Cadı' adlı öyküsünde yazar, 'Adil bir dünya projesi yaratmak için çok geç kaldınız' diye sesleniyor. Çünkü yazara göre insanlık tarihinden bu yana yaşanan her toplumsal acı, her
sömürü ve her haksız savaş, dünyanın adil olma şansını kaybetmesine
neden olan önemli bir etken.
27.02.2006

"Toplumun merkezi kaçınılmaz olarak farklılıkları, çatışmaları içinde barındırıyor. Bu da toplumu tek bir özne olarak ifade edemeyeceğimizi gösteriyor. Bu çatışmalar yaratıcı olabileceği gibi yıkıcı da olabilir". 'Nilüfer Göle ile Toplumun Merkezine Yolculuk', sosyolog Nilüfer Göle'nin, Ayşe Arman, Derya Sazak, Leyla İpekçi gibi insanların sorularını yanıtladığı röportajlardan oluşuyor. Herbiri Göle'nin farklı bir konuya ilşkin görüşlerini irdeleyen söyleşiler 'Bireysel ve Sosyal Hayata Dair', 'Örtünme ve Mahremiyet',
'Güncel Siyasetler ve Yeni Oluşumlar' gibi başlıklar altında toplanmış.

27.02.2006

1920'li yılların Avrupası'nda hiçbir Avrupalı kadının olamadığı kadar rahat olan bir kadının Tereza'nın yaşamından Avrupa'yı, Yunanistan'ı, Türk - Yunan Savaşı'nı, Ernest Hemingway'in ve Picasso'nun yaşamından anıları, akıcı ve sarsıcı bir dille anlatan roman sinema tekniğini andıran bir dille kurgulanmış. O nedenle olsa gerek okuduğunuz satırlar -fotoğrafların da yardımıyla birer birer gözünüzün önünde canlanıyor.
Tam roman olacak bir hayatın kahramanı Tereza'yla tanıştığımıza memnun oluyoruz kitabı bitirince.
27.02.2006

Jonathan Swift'in ilk kez 1726 yılında yayımlanan 'Gulliver'in Seyahatleri'nde, İngiltere'nin o zamanki yaygın inanç ve değerlerinin temsilcisi olan Lamuel Gulliver'in denize açılıp kaybolmasından sonra geçirdiği değişim anlatılıyordu. Şimdi İskoç yazar Alison Fell de, Gulliver'in geride kalan eşi Mary'yi alarak ona yepyeni bir hayat 'yazıyor'. Kadınlık dünyasında güzellikten erdeme, annelikten eşliğe, politikadan ekonomiye birçok
konuda kahramanı aracılığıyla sözünü söylüyor yazar.