Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

BarisUNEY Tarafından Yapılan Yorumlar

22.06.2019

Türkçeyi tamamen her türlü güzelliğini kullanarak ama asla kelime oyunu yapmayarak yazdığı Gölgesizler ile tanıştım bir yerden.

Hasan Ali Toptaş'ı hiç okumayana, ilk kitap olarak bu eserle başlamamasını öneririm. Çünkü önce yazarın daha kolay kitaplarını deneyimleyip, o kendine has yazım diline ve edebiyat ruhuna alışmanız gerekir. Gölgesizler eseri akıcı olsa da anlaşılması daha doğrusu sindirmesi o kadar kolay lokma değildir. Kurgusu efsanedir ki zaten kurgusunun esrarına kapılan bir filmi de çekilmiştir. Müthiş bir hayal gücüyle yazılmış.

Düşle gerçeğin iç içe geçtiği bu postmodern romanda varlık-yokluk sorunları ve zaman-mekan ilişkisi ele alınmıştır. Romanda ikili bir anlatım söz konusu. İki farklı yer ve iki farklı zamanda yaşanan olaylar anlatılıyor fakat okurken sanki aynı zamanda ve yerde yaşanıyormuş hissi veriyor. Okuduğum diğer Hasan Ali Toptaş romanlarından biraz farklıydı fakat farklı tatlar arayanlara tavsiyemdir.
22.06.2019

Özel insanlardan oluşan bir cemiyet Doğu yolculukları düzenleyerek bir çeşit kendini arama bulma konusunda insanlara yardımcı oluyor. Ama cemiyetin katı kuralları ve insanlık doğasından gelen acımasızlık, suçlama, vefasızlıklar bu doğu yolculuklarında insanların kendi kaderlerini değiştirmesi ve kendilerini bulmaları açısından değişik bir kapı oluşturuyor. Kitabın sonundaki bir cümle çok hoşuma gitti. Kitap kahramanları her zaman yazarlardan daha çok gerçektirler ve tanınırlar. Değişik bir kitap. H.Hesse hayranlarına öneririm.
22.06.2019

Anlatım biçimi çok farklı bir kitap bazen bir deneme tadı bazen ise bir destan gibi bölümün ne zaman biteceği belli değil. Çok farklı bir roman. Şiir kitabı gibi dize şeklinde yazılmış ancak şiirsel değil sadece dize biçiminde yazılmış türk edebiyatının temel eserlerinden birisi olmuş bir kitap.

Türk edebiyatı'nda doğu gerçeğini tüm zamanlarda kavramımıza yarayan kapsamlı bir roman.
İlgisizlik, unutulmuşluk yörenin kendi hukukunu oluşturmasına neden oluyor. İşlenen cinayetler karların yolları kapaması gibi hukukun yolunu kapatıyor. Ekonomik zorluklar, hırsızlık ve cinayetleri tetikliyor. Ölenler öldükleriyle kalıyorlar. Hukuk can bile çekişemiyor. Köy ağalarına eyvallah diyen valiler, köy öğretmenlerinin ne kadar iyi yazdıklarından şikayet ediyorlar.
Dışardan gelen hiç kimse bu bir ömür kış uykusuna yatmış insanların kaderini değiştiremiyor.
22.06.2019

Sistemin toplumu tüketim bağımlısı olmaya ittiği, yaşam amacının hayattan zevk almaktan ibaret olduğu, etik kavramının tamamen alt üst olduğu ve doğumdan ölüme kadar hemen her şeyin "yapay" olduğu bir düzen hayal edin. İşte hayal ettiğiniz düzen bu kitapta kaleme alınmış.

1932'de yayınlanan kitap insanların laboratuvarlarda kontrollü olarak ihtiyaca uygun özellik ve miktarlarda üretildiği bir geleceği anlatıyor. İnsanlar daha embiriyo halinden başlayıp her aşamada ilaçlar ve koşullu şartlandırma gibi yöntemlerle her zaman sorgulamadan hayatta mutlu olacak şekilde yetiştiriliyor. Sisteme uymayan eski tip insanlar ise özel bölgelerde tüm dünyadan yalıtılmış şekilde yaşıyor. Kitapta önce ütopik düzen anlatılırken yalıtılmış bölgeden sisteme bir insanın girmesiyle iki sistem arasındaki çatışmalar ortaya çıkıyor. Ütopya - distopya sevenlerin ilgiyle okuyabileceği bir kitap.
22.06.2019

Falih Rıfkı Atay gibi büyük bir insanın Atatürk hakkındaki her eseri soluksuz okunur nitelikte. Hem Atatürk'ün yanı başında olan bir insan olması hemde eserlerinde ki akıcı dil, her kitabının çabucak bir merak içinde okunmasına yol açıyor. Bu kitapta öyle!

Basit ve akıcı bir anlatıma sahip. Daha çok orta okul öğrencilerine biraz daha basitleşirse ilk okul öğrencilerine hitap eden bir anlatım tarzı var. Ben okurken çok eğlendim. Atatürk'ün hayatını öğrenmek için okunabilir.