E-Dergi

Gerçekten hayatımda okuduğum en kötü kitaptı. Tamamen dönemin kaygılarıyla yazılmış yani 28 Şubat sürecindeki olaylar sıkça konu edilmiş ama sürekli müslümanları gerici gibi gösterme var. Ayrıca yazarın hikayelerindeki kadın kahramanların bir kısmında gereksiz bir kendini beğenme ve tüm kadınları ''Çağdaşlaştırma'' adı altında kendi yaşam tarzını benimsetme durumu var. Bunlar hiç hoşuma gitmedi ve yapılan yorumların hiçbirinde buna değinilmemesi beni çok şaşırttı.

Hilal Kaplan'ın okuduğum ilk kitabı ve hayran kaldım diyebilirim. Türkiye'nin gerçeklerine, tabularına, kolay kolay değinilemeyen konularına eğilmiş ve bunu gayet başarılı bir şekilde yapmış. Kitabı çok dikkatli okumak ve çok iyi anlamak gerekiyor. Çünkü bu kitapta Türk milletine veya Cumhuriyet'e hakaret edilmiyor sadece ülkemizdeki, ülkemizin anayasasındaki aksaklıklar dile getiriliyor. Bu kitap Türk siyasetini ve siyasetimizin geleceğini olumlu yönde etkileyebilecek bir kitap. Tabii ki iyi anlaşılması koşuluyla...

Derginin bu sayısı yine çok güzeldi ama bir o kadar da hüzünlüydü. İçindeki küçük küçük metinler çok başarılıydı ve herkesin okuyabileceği yazılar olması çok hoşuma gidiyor.

Benim gibi trenleri seven bir insan tarafından yazılmış bu kitapta trenler hakkında birçok bilgiyi bulabileceksiniz. Ama sadece bu kadar değil çünkü yazar duygularını kitaba çok iyi aktarmış. Trenin diğer toplu taşımalardan ve seyahat vasıtalarından farkını çok iyi anlatmış. Okurken yer yer duygulanacaksınız yer yer şaşıracaksınız ama kesinlikle okuduğunuza pişman olmayacaksınız.

Bu kitabı alırken Türkiye'deki memuriyet yapısı ve bu yaşındaki aksaklıklardan doğan mizahi olayları okuyacağımı düşünmüştüm ama tam olarak öyle olmadı. Çünkü vergi dairesinde geçen olaylarda bütün memurlar harıl harıl çalışıyor ve gerek dairede gerek daire dışında memurların başına gelen komik ve acıklı hikayeler anlatılmış. Bu da beni çok şaşırttı ve kitabı daha bir ilgiyle okumamı sağladı. Açıkçası vergi denetmeni olasım geldi diyebilirim.