E-Dergi

Kitabın içinde "Osmanlı torunları bir hazine sandığının üzerinde oturuyorlar." diye bir cümle geöiyordu. İşte bu kitap sandığın kapağını aralamanıza vesile olacak. Mazide kalmış değerleri "ah" ile yad etmenizi belki de kendinize "titre ve kendine gel" demenizi sağlayacak.

Karşınızda biri size askerlik anılarını anlatıyormuş gibi.. Ama maalesef bu anıları sevinçle değil hüzünle dinliyorsunuz.. Taraflı yazılmış evet.. İskender Pala olaylara kendi gibi mağdur edilmiş insanların TARAFINDAN bakmış...

Yeğenime hediye etmek için almıştım ama daha önce okumadığımdan ve ilk sayfaları ilgimi çektiğinden 1 saat içinde okudum :) sonra da acaba bu yaşta o anlayabilecek mi bu kitabı düşündüm. kitabı bitirip fikrini sorduğumda ikimizin de aynı kitabı okumasına rağmen farklı çıkarımlarda bulunması kitabı daha çok sevdirdi. Herkes hissesine düşeni alıyor demek ki.. ara ara tekrar okunası bir kitap.

Birkaç yıl önce okumuştum bu kitabı şimdi yeniden okuyorum. Bu okumamda olay örgüsünü biliyor olmama rağmen detaylar beni yeniden ele geçirdi. İlk okumamda bazı yerlerin altını çizmişim ama şimdi yeniden farklı cümleleri çiziyorum. insanın kendisini yeniden ele almasını sağlayan ve gerçekten acaba ben de bir çift gözün üzerimde olması için mi yaşıyorum dedirten bir kitap...
Ruhumu tahlil edip yeni kararlar alıyor ve bir çift yüksek ökçeli kırmızı ayakkabının beni de değiştirebileceğini farkediyorum.
Okunası, okutturulası bir roman...

Her birini bir başkasına hediye olarak aldım. Bu açıdan çok güzel oldu :)