E-Dergi

İsmaililik ya da sonraları Dürzîlik adıyla anılan bir şiî tarikatının oluşumu, sistemi ve görüşlerini sürükleyici bir roman tarzında işleyerek anlatan güzel bir eser. İlahiyata, mezheplere ya da tarihe ilgisi olanların okumaları gerektiğini düşünüyorum. Zira içindekiler unutulacak türden bilgiler değil. (İsmaililiği öğrenmek zorunda olanlar içinse onu bir ansiklopediden araştırıp bilgi edinmekten çok daha eğlenceli ve kalıcı olduğu zaten şüphe götürmez!) Okuyucunun zihnine attığı fikir tohumları açısından da oldukça bereketli. Zira okudukça dinin zeki insanlar tarafından cahil olan insanları istenen noktaya sürüklemek için kullanılan kolay ve kullanışlı bir araç olabilmesi tehlikesine karşı okuyucuyu uyandırıyor. Sanki dinin özünün mantık dışı her şeyi reddeden sade bir gıda olduğu, aksi takdirde psikopatların elinde zehirli bir silaha dönüşebileceği vurgulanıyor.

Makinelerimiz düğmelerine bastığımızda çalışmazsa, belki birkaç denemeden sonra vazgeçip çalışmama nedenini araştırmaya başlarız. Oysa nedense makinelerden çok daha karmaşık yapıdaki insanlar, bizim isteklerimizi yerine getirmediklerinde ısrarla isteklerimizi tekrar eder dururuz. Örneğin çocuğumuza sürekli "ders çalış!" der ama onun çalışmama nedenini araştırmayız... Yazarın anlattıklarından birkaç etkileyici ve ikna edici cümle aktardım. En çok s. 161-187 arasındaki 'YILDIRMA' konusunu ilgiyle okudum. Bu bölümde toplum içinde değişik yerlerde bizi kendilerine rakip gören kimselerin nasıl bir yıldırma faaliyetine giriştikleri, yıldırmanın belirtileri, alınacak önlemler anlatılmakta. Faydalı olacağı kanaatindyim. Ayrıca çabucak bitirilebilen bir kitap. TV açıkken bile adapte olabiliyorsunuz.

Osmanlı Devleti'ni kuran ve yaşatan büyük şahsiyetlerinin çok bilinmeyen yönlerini anlatan etkileyici ve tarih severler için sürükleyici bir kitap. Padişahlar ve manevi liderlerden bazıları, her biri için ayrı ayrı başlıklar açılarak verilmiş. Okudukça bilinç altı onlardan birçok üstün örnek davranış kapacaktır, diye düşünüyorum. Cildine ve içindekilere bakarak fiyatının da şu sıralar çok uygun olduğunu söyleyebilirim.

Ergenlik dönemini tamamlamış, özellikle ebeveyn olan kişilerin okumalarını tavsiye edeceğim bir kitap. Çünkü 2. bölümde partiler, partilerde akadaş guruplarını eğlendirdiği ifade edilen içki ve uyuşturucu kullanımı sırasında yaşananlar ayrıntılı olarak tasvir edilmiş ki bu, tecrübesiz gençlerin özellikle 'içki zararsız bir alışkanlıkmış (bağımlılık yapmaz)' diye düşünerek özenmelerine neden olabilir. Uyuşturucunun her insana ve bilhassa tecrübesiz ve yalnızlık içindekilere kurduğu tuzaklarsa akıcı bir anlatımla, okuyucuyu uyandırırcasına veriliyor. Roman öyle çekici ki bir haftasonunda çarçabuk bitirilebiliyor.

Günde birkaç sayfa bile okunduğunda, çam ormanlarının içinden tertemiz bir havayı içinize çeker gibi hayatın ruhundan feyzler alacağınız huzur bahşeden bir kitap. Çünkü Mevlana'nın yol gösterici, akıcı, etkileyici, samimi tavsiyeleriyle ibretli hikayelerinin yer aldığı Mesnevî'den alıntı yapmakla kalmayıp tüm bunları şerh eden (açıklayan) birçok isabetli tespitleri de içeriyor. Yazar oldukça samimi ve dolayısıyla da doğal bir üsluba sahip. Öyle kafa karıştırıcı, tereddüde düşüren açıklamalar değil onunkisi. Öz ve net! Sırf Mevlana'dan birşeyler anlatmasından ötürü okuduğum Kimya Hatun adlı romanı, bu kitabı okuduktan sonra yeniden ve notlar alarak okuduğumda çok farklı anlamlar çıkardım ve ondan çok daha fazla haz aldım. Kitapta bazı Osmanlıca kelimeler olsa da en arka kısımdaki sözlükte hepsinin anlamına ulaşmak mümkün ve tabi okuyucuya kolaylık sağlıyor.