Toplam yorum: 3.092.427
Bu ayki yorum: 3.028

E-Dergi

KY-233946 Tarafından Yapılan Yorumlar

06.03.2008

Mevlana'nın hareminde bile olsa kadının, yüzyılların ötesinden gelen ortak yazgısının değişmeden yaşayan tezahürlerini hüzünlü bir biyografiyle aktaran müthiş bir roman. Ayrıca Mevlana ve Şems-i Tebrizi'nin özel hayatlarındaki anlaşılamaz bazı parçalara da rastlayacaksınız. Yoğun işler arasında iki gün gibi kısa bir sürede bitirecek kadar akıcı ve elden bırakılmaz. Tekrar okuyup bazı cümleleri not etmek ve bazılarının anlamlarını da araştırıp derinlere dalarak daha da haz alabileceğime inandığım paragrafları var (özellikle son uçuş ve en son bölümde). Tavsiye ederim!
07.02.2008

Gerçek Leyla ve Mecnun hikayesini sözlük kullanmaya dahi ihtiyaç duymadan okuyabileceğiniz sadelikte bir kitap. Ayrıca hızlıca okuyup bir günde bitirebilecek kadar da akıcı. Ama bu gerçek Leyla ve Mecnun hikayesindeki esas güzellik aşkın sırrını izhar ediyor olması. Bitmeyen aşkı arayanlara: Mecnun'un aşk arzusuyla yaptığı duayı mutlaka okuyun!
01.02.2008

Hiçbir insan anlaşılamıyor. Çünkü kırmızı kalemle üzerini çizmek zorunda olduğu hikayelerini kimseler bilmiyor. Belki de aşk bu hikayeleri öğrenme merakından doğuyor. Merak etmekten vazgeçince ise tükenip bitiveriyor. Belki de bu yüzden gerçek aşk, ancak tam olarak bilinemeyenle yaşanabiliyor. Nazan Bekiroğlu okuyucuyu yine derin duygular ve düşüncelerle dolu alanına çekip götürüyor.
01.02.2008

Nazan Bekiroğlu'nun tüm kitapları gibi bu da okuyucuya dünyanın, taşına toprağına kadar her şeyiyle ruhu olduğunu gösterip ve bu ruhu da okuyabilmesini sağlayan farklı bir kitap. Özellikle ilk sayfalarda yer alan Hz. Mesih'e dair yazısının 'aynı kaynaktan çıkan iki ayrı ışık' yani Hıristiyan ve İslam kaynakları altında yazılıp yansıtılmış olması çekicilik ve kuşatıcılık içeriyor. Yazarın üslubu bu kitap hiç aralıksız sürse diye düşündürüyor. Gerçek bir kitap!
02.09.2007

Okuyucu, birinci kitaba göre daha az heyecan uyandıran, ancak rahatlatıcı bir ihtimali göz önüne sererek olası dünya savaşındaki yerimiz hakkındaki endişelerimizi ve belki de korkularımızı sükuna kavuşturacak kadar kendinden emin bir politika izleyen Türkiye’yi resmeden bir romanla karşı karşıya kalıyor. Birinciyi okuyup da sonunu merak edenler tabi mutlaka okuyup kendini huzura kavuşturmalı.