E-Dergi

Çocuklar için oldukça keyifli bir kitapla geldim. Kitap içerik olarak bilgilendirici olmasına rağmen hiç sıkıcı değil. Bu kitap, gerçekten kitapları anlatıyor. Teknik olarak sayfa numarası nerede olur, kitaplar neyle ilgili olur, iç kapak, künye vb. gibi özelliklere değinmiş. Çocukların keyif alacakları kısım bence kitabın tasarımı. Sayfalar açılıyor, katlanıyor. Resimler ve renkler de oldukça güzel ve canlı. Keyifli okumalar.

Üstelik insan, yenileceğini bile bile bir kavgaya girmemeli.
Bilmezsiniz, yoksulların hafta tatilleri yoktur. Onlar sürekli çalışmak zorundadırlar. Yoksa aç kalırlar kışın ortasında.
“Düşman, tembel ama öbür bir hayvandır,” dedi. “Kendi çıkarları için hiç gereği yokken öteki canlılara zarar verir. Tembeldir, ama sofradan en büyük payı da o alır.”
Bu büyükler, oldum olası böyledirler. Sevinçleri eksiktir nedense.
İnsanlarla, bitkilerle veya hayvanlarla kurulan bağ… kim ya da ne olduğundan ziyade kurulan bağın gücü burada önemli olan. Bir horozun daha doğrusu “Gülibik” in hikâyesi var bu kitapta. Bir de alt metinde yatan yoksulluk, yaşam mücadelesi, sınıfsal farklılıklar… Oldukça içten bir öykü. Kitapla kalın.

Youngju, insanlar hayatlarında aniden başka bir hikâyeye ihtiyaç duydukları döneme adım attıklarında, istedikleri kitabı bulabilmelerine yardımcı olmak için okumaya ve okuduklarını tanıtmaya devam ederek yaşamak istiyordu.
Kitapla ilgili söylemek isteyeceğim her şeyi yazar aslında “son söz” kısmında söylemiş. “Hyunam-Dong Kitabevi” kitabı belli karakterler üzerinden yaşam mücadelesi, içsel gelgitler gibi farklı kavramları ele alarak yine o karakterler üzerinden metaforik şekilde çözümlemeler yapmış. Herkesin yüzleşmek zorunda olduğu farklı sorunları var ve insanın, yarasını saracak iyi insanlara denk gelmesi belki de hayatı yaşanılır kılan en büyük lütuflardan biri. Tükenmişliklerden yaşama kaçışın ayak izlerine tanık olmak isterseniz okuyun. Kitapla kalın.

Özgür Balpınar’ın kurguları gerçekten çok güzel. Daha önce de “Canım Arkadaşım” ve “Güneşe Koşmak” kitaplarını bitirmiştim. Bu üç kitabın ardından şöyle bir izlenim oluştu: Yazar bence evrensel çocukluğa yazıyor. Şimdi bu ne demek?.. Kitap kahramanlarını farklı ülkelerdeki çocuklardan seçiyor. Tabii biz o çocukların maceralarına ortak olurken aslında farklı kültürleri de tanımış oluyoruz. Başka bir ülkede “çocuk” olmak ne demek buna şahitlik ediyoruz. Bu kitapta da kabile hayatına bir pencere açıyor mesela. Okurken sadece takıldığım nokta; düğüm çabuk çözülüyor. Bu durumun beni üzmesinin nedeni kitabı çok sevip erken veda etmek zorunda kalmamdan mı kaynaklı henüz bunu kestiremiyorum. Belki yazarın birkaç kitabını daha okuduktan sonra buna karar veririm. Kitapla kalın.

Çeviri eserlerde normalde uyarlamaları sevmiyorum. Metnin aslına bağlı kalınması tercihim ancak bu kitapta bu durumu biraz sorguladım. Konusu ve biçemi güzel ancak kültürümüze uzak bir şekilde cümlelerin kaleme alındığını düşünüyorum. Açıkçası ben bunu bir öğrencime tavsiye etmem. Çocuk kategorisinde değerlendirilmiş (hem baskı olarak hem de puntosu, çizimleri vb. bakımından) olmasına rağmen çok da çocuğa göre olmayan şeyler mevcut. Yani benim için oldukça arada kalan bir kitap oldu. Baskı itibarıyla büyük yaş grubuna (lise) okutamazsın; muhtemelen çocuk kitabı derler. Küçük yaş grubuna da içerik olarak okutamayabilirsin yani ailelilerin hassasiyetine göre değişebilir. Kitap seçimi çok önemli, diyerek toparlayım. Özellikle eğitimciler ve ebeveynler önce kendileri okumadan bir çocuğa kitap tavsiye etmemelidir. Güzel kitaplarla kalın.