E-Dergi

romanından sonra çizgi romanını da okumak çok keyifliydi. Çizimler olduğu kadar basım da kaliteli.

Bir platonik aşkın, çaresizliğin, cinnetin ve şehvetin, sınırsız bir özgürlükle amansız bir tutsaklığın birbirine karıştığı uyku ile uyanıklık arasındaki o eşsiz anın, korkunun, paranoyanın, kemik saplı bir bıçakla parçalanmış insan ruhundaki sayısız bölünmelerin duvardaki bir gölgeye fısıltıyla anlatılan hikayesi.

Tanpınar benim için edebiyatımızın en önemli kalemlerinden biri. Bu eserinde de bunu bir kez daha kanıtlamış.Yaptığı ruh ve düşünce tahlilleri gerçekten en iyilerden. İnsanın gerçekten boş bir zamanında sindire sindire okuması gereken bir kitap.

kitabın tanıtım bölümünde şöyle yazıyor: "Ben, sözünü edeceğim olayları tarihtir diye anlatmayacağım. BU, gelecek nesillerin işidir. Benim yazdıklarım tarih gerçeklerini bir kaynak olursa ne mutlu bana." diyor. Tarihi yapanların kendi anılarını okumak kendi vicdanlarımız ve bilgilerimizle harmanlayarak bir tarih bilinci oluşturabilmek amacıyla anıları okumayı seviyorum.

Kitap 3 bölümden oluşuyor. Bir delinin hatıra defteri, palto ve burun. İnsanların, halk arasındaki seviye farkından dolayı davranışlarını hatıra defteriyle anlatmış yazar. İnsan analizleri mükemmeldi. Kolaylıkla okunabilen akıcı bir dili var.