E-Dergi

henüz hiç bir şekilde olmamış bir olay hakkında bu kadar iddialı bir başlık kullanmak oldukça ilginç. Herkesin bildiği gibi henüz Türkiye'de bir bilim kurgu roman tarzı gelişmiş değil ama bilim kurgu siyasi yazı gelişti bile. Türkiyede en iddialı bir sol parti ancak %25 oy alır ve buda asla tek başına iktidar olmasına yetmez. Kaldı ki bütün anketler hala AKP nin birinci parti olduğunu gösteriyor. Ya söyledikleri çıkmazsa yazarın o zaman pardon mu diyecek bence biraz politize etmek birilerine şimdiden yaranmak veya yönlendirme amaıyla yazılmış. dolayısıyla henüz 5 yıllık bir partinin çöküşünden bahsetmek hele de ekonominin genel gidişinin bu kadar iyi olduğu bir dönemde bana çok önyargılı bir kitab başlığı gibi geldi. inşallah içeriği de bu kadar iddialı değildir. daha makul ve güzel şeyler yazmak varken ...........

Nobel Edebiyat ödüllü bir yazarın anılarını okumak kadar ilginç ne olabilir. Anı yazmak yazar için yorucu zor ve biraz da risklidir ama okuyucu için çok keyif vericidir. Bence belli bir dönemden sonra kitab okuma seansları arasına anı kitablarını serpiştirmekte fayda var. belki bütün kitablardan birer iz bulacaksınız ama en önemlisi roman olmayan ama roman tadında bir kitab

Cem Ersever'in trajik sonu bu tür olayların bittiği anlamına gelmiyor. Bilakis bir dönem özellikle ohalin olduğu dönemde bunların astığı astık kestiği kestikti. hiçbir yargı denetimine tabi olmayan bu güçler sözüm ona devleti koruyorlardı. Ama şu son günlerde bursada bir albayın ve polislerin ve de pkk a itirafçılarının ortak hangi paydada buluştuğuna bir bakalım: ortak payda her daim maddiyat olmuştur. tabi anadolunun saf ve gerçekten vatanperver gençleri de kullanılmıştır. yoksa istense bu pkk terörü çok kısa bir sürede ortadan kaldırılırdı. ölen binlerce insanımız ve boşa giden milyar dolarlarımız. yazık bu ülkeye. 70 li yıllarda binlerce gencimizi ve 10 yıllarımızı çalanlar 80 li yıllardan hemen sonra bu defa pkk yı başımız bela ettiler ve giden yıllar giden paralar ve en önemlisi giden canlar... günah çıkarır gibi itiraflar yayınlanıyor. bu kitabı kimleri nasıl kullandılar diye okuyabilirsiniz. ama size birşey daha söyleyeyim bugün bile ersever olmaya aday yüzlerce gencimiz var maalesef. bu cehalet illetinden bir an önce kurtulmalıyız. eline silahı alıp illegal örgütlerle devlet adına illegalık yapmak sorunu çözmez. vatanı seven işini iyi yapsın ve bol bol çalışısın..........

Yakınlarda bir yazarımızı ebedi aleme uğurladık hani şu yalan söyleyen tarih utansın kitabının yazarı. Bir de şu çılgın Türkler kitabını okuyup yarıda bıraktım. çünkü karpuz kötüyse kestim diye yemek zorunda değilim. Hal böyleyken İngilizlerin bizi Almanyanın yanında savaşa soktuğunu ve Osmanlı parçalayıp petrolü bol ülkelerde kukla devletler kurduğunu ve bize de çılgınlığımızla övünme fırsatı verdiğini unutuyoruz. Neleri kaybettiğimizin hiç hesabını yapmıyoruz elde kalanlar tabiiki büyük bir başarı ama ya kaybettiklerimiz hiç düşündünüz mü? ne kadar kolay dolduruşa geliyoruz. ne kadar basit şeyler bizi mutlu ediyor. Evet biz özgürlüğe düşkünüz iyi kide düşkünüz ama niye bunu başka alanlarda da yapmıyoruz özellikle ekonomide gelin artık damardan girmekten vazgeçelim. duygusallığı bırakıp rasyonelleşelim ve daha çok çalışalım.

bazı kitaplar vardır doğru zamanı bekler sizden. bugün onu okumanız sizi sıkabilir hatta o kitaptan bile uzaklaştırabilir. size tavsiyem böyle durumlarda bu kitabı hemen bırakın. o sizi bir köşede bekler örneğin Hermenn Hesse nin bir zamanlar aldığım iki kitabı vardı bende 3 defa başladım üçünde de sıkıldım ve bıraktım. aradan yıllar geçti acaba kütübhanemde okunmamış kitap var mı diye karıştırdım ve inanın o iki kitabı bir solukta okudum. huzur da böyle bir roman olabilir çoğu kimse için onlara tavsiyem acele etmemeleri gün gelir bu kitaptan aldıkları lezzeti çok az şeyden alacaklardır. ve kitabın o kadar çok kısmının altını çizeceklerdir ki kendileri de şaşıracak. Bu kitabı mutlaka okuyun deruni yazarlık nedir anlamış olursunuz.